| Bana eski kafalı diyebilirsin. Bir sözleşme imzaladığında, ona uyarsın. | Open Subtitles | قُل عني تقليدي لكن أرى أنه اذا وقعت عقدًا يجب أن تلتزم به |
| Bayan Dodd yayın ağı ile bir sözleşme imzaladı, Federal İletişim Komisyonuyla değil. | Open Subtitles | الآنسة داد وقعت عقدًا مع الشبكة وليس هيئة الإذاعة |
| İstihdam kayıtlarına bakıyordum da, senin sözleşme imzalamamayı seçtiğini gördüm. | Open Subtitles | لأنني كنتُ أطلع على سجلكِ الوظيفي وألاحظ أنكِ اخترتِ ألا توقعي عقدًا |
| Ahbap, geçen hafta Fed-Ex'te çalışan kıza bir kolye verdin. | Open Subtitles | يا صاح، أعطيت عقدًا لفتاة التوصيل الأسبوع الماضي |
| Ona makyaj malzemesi, kolye ve de bunu aldık. | Open Subtitles | اشترينا لها مكياجًا، عقدًا وهذا. |
| Bir kontrat imzalamadım. | Open Subtitles | أنا لم أوقع عقدًا على الإطلاق. |
| Seni, sunduğun hizmeti, şirketini ve diğer her şeyi satın almak için bir sözleşme hazırladım. | Open Subtitles | لذا طلبت عقدًا لشراءك وشراء خدماتك وشركتك بمن فيها |
| O miktarda parayı gönül rahatlığıyla birini almak için kullanmadan önce Bay Tuttle'ın yasal bir sözleşme hazırlaması gerek. | Open Subtitles | و سأحتاجُ من السيد (تايتل) أن يكتب عقدًا شرعيا قبل أن أكون مرتاحًا لتبديل ذلك المبلغ الضخم مقابل لحم |
| sözleşme imzaladın. | Open Subtitles | إنّك وقّعت عقدًا. |
| - Bizimle sözleşme imzaladınız mı? | Open Subtitles | هل وقعتم عقدًا معنا؟ |
| Bir sözleşme. | Open Subtitles | عقدًا. |
| Sana bir mercan kolye daha yaptım. | Open Subtitles | انظر، صنعتُ لكَ عقدًا مرجانيًّا آخر. |
| O kontrat üç-yıllık değil artık. | Open Subtitles | لم يعد عقدًا لمدة ثلاث سنوات بعد الآن. |
| Avukatım sana bir kontrat yollar. | Open Subtitles | سأجعل محاميّ يكتب عقدًا |