| Yani üçlü grup, bir adam götüne amına giren adamı dengelemek için. | Open Subtitles | تلك لعبة ثلاثية مَع دكر فوق طيزك علشان تظبطي الزبونِ في كسك |
| Kadın olduğum için bırakın, demedim. Bu saçmalıktan nefret ediyorum. | Open Subtitles | ماتقولوش يسبنى علشان انا واحده ست انا باكره الكلام ده |
| Biliyorum ama amcanla konuşabilmem için bana bir yol açarsan belki birkaç adam gönderip bu insanları biraz rahatsız edebilir. | Open Subtitles | ادري لاكن اذا انت تقدر تمهد الدرب لي من شان اتكلم مع عمك جون؟ علشان هو ممكن يرسل بعض الزقرت |
| Hiçbir şey eskisi gibi olmayacak Çünkü seni hep o heriflerle beraberken düşüneceğim. | Open Subtitles | مش هاينفع نرجع لبعض.. علشان علي طول هاشوفك وانتي مع كل الرجالة بتوعك |
| Bunu söyledim, Çünkü seni Tepedeki Ev'e davet etmemin nedeni bu. | Open Subtitles | انا قلتة فقط لأن علشان جبتكم في بيت التل |
| İşte o yüzden taşınmak istiyorum. | Open Subtitles | انا متفقه معاك علشان كده انا عاوزه اعزل. |
| O kadar çok beklemiştim ki. Bulmak için bunca yol tepip geldiğim şey bu muydu? | Open Subtitles | إنتظرت مثل هذا الوقت الطويل و جيت من بعيد علشان دة؟ |
| Perili ev diye bir şey var mı öğrenmem için bir fırsat bu. | Open Subtitles | لو هناك شيء اسمة بيت مسكون هتبقي فرصتي علشان اكتشفها |
| Sana bizim çocuklarla köpeği haftasonu için alıp alamayacağını sormam gerekiyordu. "The Plaza"da Dave'le yıllık haftasonu tatilimizi yapacaktık da. | Open Subtitles | نسيت اقولك كنت حطلب منك لو تخدى ولادى و كلب علشان انا و ديف نقضى الاجازه فى البلازا,. |
| Deli olabileceğimi düşünüp korktuğunuz için demiyorsunuz ya bunları? | Open Subtitles | مش بتقول كده علشان خايف اكون سيت مجنونه؟ |
| Bunu bilmeniz için sebep yok tabi ama... mesela Truro, Massachusetts'te de psikanalist bolluğu vardır. Belki de Stepford da ev ve bahçe işi seven tipler için cennet gibidir. Kulaktan kulağa yayılır. | Open Subtitles | دلوقتى مفيش سبب علشان تعرفى ده ستبفورد مليئه بالبيوت و الحدائق |
| Beni şaşırtan şey ise, benimle konuşmak için bu kadar yolu gelip de benimle konuşmamanız. | Open Subtitles | الى مستغربانه انك تيجى المسافه دى علشان تتكلمى معايا و بعد كده متتكلميش معايا. |
| Bu yüzden buradayız duygularımızı gizlememeyi öğrenmek için. | Open Subtitles | علشان كده إحنا هنا لنتَعَلّم أَنْ لا نخفي مشاعرَنا |
| Isınmak için birbirimiza yakın olalım. Üşüdüğünü biliyorum. | Open Subtitles | خليكم سوية علشان تتدفوا أَعْرفُ بأنّكم بردانين |
| Ayrıca benimle özgür olduğun için beni sevdiğini söylememişmiydin. | Open Subtitles | و كمان مش انت قلتلي انك بتحبني علشان معايا انت بتكون حر |
| Çünkü tek başına da yürüyebiliyormuş ve kaybolmaktan korkmak zorunda değilmiş. | Open Subtitles | علشان ممكن يمشى لوحده من غير ما يخاف انه يتوه |
| Girdiklerini sana söylemediler, Çünkü ölmemi istiyorlar. | Open Subtitles | ماقالولكش انهم هيهجموا علشان كانوا عايزين يقتلوني |
| Yapıyorum Çünkü bence çocukların bu mesaja ihtiyacı var. | Open Subtitles | بعمل السمينار علشان أنا مؤمن ان العيال لازم توصلهم الرسالة |
| Çünkü vücudunu yaklaşık 4 yıldır kullanmıyorsun. | Open Subtitles | ؟ علشان انت ليك أربع سنين ماتحركتش فيها اهدى شوية و انا أفهمك |
| Umarım bu beraber takılıp bir şeyler yapmamıza engel olmaz. Çünkü gerçekten yapmaktan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | اتمني ان اللي حصل مايخليناش ننفصل علشان انا فعلا بحب انيكك |