"على الصفقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • Anlaşmayı
        
    Şu şekilde konsorsiyumlar (iki veya daha fazla işletmenin geçici işbirlği) hayal edin: teklifleri yürürlüğe koyan, her bir işlemde en düşük yüzde gelir elde eden her şeyi finanse eden Anlaşmayı yapar. TED وتخيلوا أن يقال للائتلاف الذي يحاول الدخول في العطاء، من يقدم أقل نسبة عن كل عملية لتمويل كل شيء سيحصل على الصفقة.
    Onun yerine arkamdan iş çevirdi, Anlaşmayı onayladı ve beni çok huzursuz bir durumda bıraktı. Open Subtitles , بدلاً من هذا ذهب من خلفي , و وافق على الصفقة و تركني في وضع غير مريح
    İlk giden ...Anlaşmayı yapar. Sabıkasız bir anne olarak, seni alacaklardır. Open Subtitles وأول من يفعل يحصل على الصفقة لأول مرة تتهم ، أم وحيدة
    İIk giden ...Anlaşmayı yapar. Sabıkasız bir anne olarak, seni alacaklardır. Open Subtitles وأول من يفعل يحصل على الصفقة لأول مرة تتهم ، أم وحيدة
    Anlaşmayı bağladım; ama senden teyit almalıyım. Open Subtitles لقد حصلنا على الصفقة ولكن عليّ أن أتكلم معك حالاً
    Eğer Sean Anlaşmayı kabul ederse, hayatını hapishanede geçireceksin. Open Subtitles ,لو شون حصل على الصفقة ستذهب للسجن لمدة كبيرة
    Anlaşmayı sağladığımızda... ..birilerinin şampanya açması gerekiyordu. Open Subtitles حالما نتفق على الصفقة نفتح زجاجة شمبانيا
    Diğerini ilk önce ele veren Anlaşmayı alır. Open Subtitles المتهم الأول الذي سينقلب على الآخرين يحصل على الصفقة
    Eğer bu Anlaşmayı kabul edersen Georgia eyaletinin bu suç için seni infaz etme olasılığı yok. Open Subtitles ،لو وافقت على الصفقة ليس هنالك أيّةُ وسيلة لولايةِ جورجيا .تجعلهم يعدمونك لهذه الجريمة
    Delege Anlaşmayı onayladı. Önemli sahiplerin hepsinden destek aldım. Open Subtitles وافق المفوض على الصفقة أتمتع بدعم كل المالكين الأساسيين
    Sanık önerdiğim Anlaşmayı kabul etmeliydi. Open Subtitles كان على المتهمة أن توافق على الصفقة التي عرضتها عليها
    Benden savcılığın önerdiği Anlaşmayı kabul etmemi istiyordu. Open Subtitles لقد أراد مني أن أوافق على الصفقة التي عرضت علي
    Öldürülmesinden bir saat sonra yıllardır engellediği bir Anlaşmayı imzaladınız. Open Subtitles حسنا، بالكاد ساعة بعد مقتله، كنت أغلق على الصفقة عنيدا تم عرقلة لسنوات.
    Anlaşmayı kontrol ettirdiğim muhasebeciler birkaç tane bildirilmemiş ödeme buldu. Open Subtitles المحاسبين كنت قد تبحث على الصفقة لم تجد عدة دفعات يتم الإبلاغ عنها.
    Sadece Anlaşmayı yapacak kişiye söylerim. Gabriel. Open Subtitles سأفتحها فقط للرجل الذي سيوافق على الصفقة
    Siz de aynı Anlaşmayı yapabilirsiniz. Open Subtitles كان بإمكانك الحصول على الصفقة نفسها
    Babana söyle. Anlaşmayı o yaptı. Open Subtitles أخبر أبيك هو من وافق على الصفقة
    Anlaşmayı kapmaya çalışan o olmalı, biz değil. Open Subtitles هو من سيحصل على الصفقة, وليس نحن
    - Ne söylediğini bilirken neden Zegan hiç mücadele bile etmeyip müvekkilini hapse atacak bir Anlaşmayı kabul etsin ki? Open Subtitles -بعلمه بما قالته، لما وافق على الصفقة التي تضع موكلته وراء القضبان بدون أن يقاتل حتى
    Bu yüzden mi Anlaşmayı imzalamak istemedin? Open Subtitles أهذا هو سبب رفضك للتوقيع على الصفقة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more