"على خلق" - Translation from Arabic to Turkish

    • yaratmak için
        
    • yarattığın için
        
    • yaratmaya
        
    • yaratacak
        
    Bugünlerde, kara kutuda kimlik yaratmak için sahibinin siz olduğunuz sanal sizi yaratmak üzerine kafa yoran şirketler var. TED لذلك اليوم، توجد شركات تعمل على خلق هوية في صندوق أسود، أنتم الإفتراضيون ملككم الخاص.
    Bu adam, Cybus Endüstrilerinde türümüzü yaratmak için çalıştı. Open Subtitles هذا الرجل عمل مع مجموعة سايبس على خلق جنسنا
    Allah'ım, akan suları ve meyve veren ağaçları yarattığın için sana şükrediyorum. Open Subtitles الحمد والشكر لك يـا الله على خلق المـاء المُتدفّق والأشجار المثمرة
    Allah'ım, annemi ve babamı yarattığın için sana şükrediyorum. Open Subtitles ... الحمد والشكر لك يـا الله ، على خلق أمّي الحنونـة أبي الكـريم
    ve bu şekilde mantık bize daha iyi bir dünya yaratmaya yardımcı olur. TED وبهذه الطريقة يساعدنا المنطق على خلق عالم أفضل.
    Yem ile suyun daha asidik hâle getirilmesi daha çok yararlı bakteri sağlayan ve patojenleri engelleyen bir ortam yaratmaya yardımcı olur. TED جعل المياه مع العلف أكثر حمضية يساعد على خلق بيئة تفيد البكتيريا الأكثر نفعاً وتمنع مسببات الأمراض.
    Teknolojiyi biz yaratıyoruz, bu teknoloji paylaşılan yeni deneyimi yaratıyor, bu deneyim ise yeni dünyayı yaratacak. TED نحن نبتكر التكنولوجيا التى ستقوم على خلق تجربة جديدة مشتركة ، والتى ستقوم بخلق العالم الجديد.
    Daha çekici bir atmosfer yaratmak için biraz makyaj yaptığımı söyleyebilirim. Open Subtitles وسأقوم ببعض عمليات التجميل للمساعدة على خلق بيئة أكثر جاذبية
    Olmayan ihtiyaçlara yönelik suni bir eksiklik duygusu yaratmak için özenle çalışırlar ve görünüşe göre bunda başarılılar. Open Subtitles تصنيع المنتجات نفسها. هم يعملون بإصرار على خلق احتياجات وهمية ثم تلبيتها.
    Eğer evler ,şehirler ve ulaşım gibi toplumlarımızdaki herşeyi yaratmak için uygun kaynaklar ve teknolojiler yeterli bollukta olsaydı birşeyleri satmaya gerek kalmayacaktı aynı şekilde ,eğer otomasyon ve makineler insanları iş gücü olmaktan kurtaracak kadar teknolojik olarak gelişmiş olsalardı ortada iş sahibi olmak için hiçbir sebep kalmayacaktı Open Subtitles إذا كانت الموارد والتكنولوجيات ،القادرة على خلق كل شيء في مجتمعاتنا مثل المنازل والمدن والنقل ، كانت وفيرة بما فيه الكفاية, لنيكونهناكأيسببلبيعأيشيء.
    Bizler mağara için yeni bir anlayış yaratmak için çalışıyoruz. Open Subtitles نحن نعمل على خلق فهم جديد للكهف
    İşler kısa zamanda yoluna girdi ve George Sr birinci sınıf bir tecrübe yaratmak için çalışmalara koyuldu. Open Subtitles عندما ظهرت في مجلة طيران حصرية في الدرجة الأولى و التراجع بدأ بعدها بفترة قصيرة (و (جورج سنيور كان عازماً على خلق الوهم
    Hep birlikte sürdürülebilir bir dünya yaratmaya katkıda bulunabiliriz ve eğer bunu doğru yaparsak, sürdürülebilirliği pek çok insan için ekonomik hâle getirebiliriz, azınlık için bir lüks değil. TED ومعاً، يمكننا المساعدة على خلق عالم مستدام، وإن نجحنا، يمكننا جعل الاستدامة بسعر مقبول بالنسبة للكثير من الناس، وليست رفاهية للبعض.
    Bu yollar boyunca akan servet, üyeleri ticaret yolları ve toprakları üzerinde sürekli olarak birbirleriyle rekabet eden yeni, daha müreffeh ve güçlü bir İskandinav sınıfı yaratmaya yardımcı oldu. TED الثروة التي تدفقت على امتداد هذه الطرق، ساعدت على خلق طبقة جديدة مزدهرة وقوية من الاسكندنافيين التي تسابق أعضائها فيما بينهم بشكل دائم حول الطرق والأقاليم التجارية.
    Sanatçıların daha fazla değer, kültürel ve finansal destek gördüğü bir toplumda yaşamak istiyorum, böylece Uber kullanmak veya istemedikleri kurumsal işlerde çalışmak yerine sanat yaratmaya odaklanabilirler. TED أودّ العيش في مجتمع حيث يتم إعطاء الفنانين قيمة أكبر ويحصلون على دعم ثقافي ومالي أكثر لكي يستطيعوا التركيز على خلق الفنون بدلًا من إجبارهم على قيادة سيارات (أوبر) أو العمل في وظائف لدى شركات يفضّلون عدم العمل بها.
    Nereden geldiğini bilmiyoruz sadece, dünyaları yaratacak gücü olduğunu ve onlara hayat vereceğini biliyoruz. Open Subtitles لا نعرف من أين أتى الا انه يحمل القدرة على خلق عوالم وان يملؤها بالحياة
    Eğer bir hayat yaratacak gücün olsaydı, yapar mıydın? Open Subtitles إذا كانت لديك القدرة على خلق الحياة هل تفعلين ذلك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more