"على ظهورهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sırtlarında
        
    • sırt üstü
        
    • altına girip
        
    • sırtlarındaki
        
    • Onun sırtından
        
    Sırtlarında sadece ceketleri ile Frankfurt'tan kaçtılar. Open Subtitles فر من فرانكفورت مع فقط الملابس على ظهورهم.
    Ama erkekler ve kadınlar Sırtlarında eyerlerle doğmadı. Open Subtitles لكن الرجال والنساء لم يولدوا مع السروج على ظهورهم
    Kâhya adamların Sırtlarında hiç deri parçası kalmayasıya ölümüne dövmüştü. Open Subtitles لا يوجد قطعة جلد متبقة على ظهورهم ضربهم المشرف إلى أن اقتربوا من الموت
    Otomobilmiş! İnsanlar yollarda sırt üstü yatıp yüzlerine yağ damlatarak hayatlarını harcamaz. Open Subtitles إن الناس لن يقضوا حياتهم راقدون على ظهورهم و الشحوم تتساقط على وجوههم
    Buğday çuvallarının altına girip, sürekli daha fazlası için dönüyorlar. Open Subtitles العبيد يسيرون متثاقلين مكدودين بلا نهايه يحملون على ظهورهم حزم من القمح وبشكل لا ينتهي يعودون لحمل المزيد
    Özellikle de su altı dünyasını, sadece sırtlarındaki tüplerin ya da ciğerlerinin müsaade ettiği kadar deneyimleyebilmek. Open Subtitles ناهيك أنهم كانو قادرين فقط على مواجهة العالم المائي بقدر كمّية الهواء الذي يحملونه على ظهورهم أو رئاتهم.
    Annesinin bir erkeğe bağımlı yaşadığını öğrenecek. Onun sırtından geçindiğini. Open Subtitles سترى ذلك، إذا لم تكن ترى سلفا أن والدتها امرأة تعتمد على الرجال بالعيش على ظهورهم.
    Bir itfaiyeci trafiğe takılmış ve itfaiyeciler olay yerine Sırtlarında 30 kiloluk yükle yarım mil (0.8km) koşuyorlar. TED هناك رجل إطفاء قد أُحتُجِزَ في ازدحام الطريق، لذلك فإننا نرى أن كلَّ رجال الإطفاء يجرون لمسافة ميل و نصف للوصول إلى الموقع في حد ذاته بحمولةٍ تتجاوز السبعين باوندا من المعدات يحملونها على ظهورهم.
    Sonra da birbirlerini Sırtlarında taşırlar. Open Subtitles و بعدها يحملون بعضهم البعض على ظهورهم
    - Ya da kırbaçlarımızı Sırtlarında... Open Subtitles أو أسواطنا على ظهورهم
    Sırtlarında böcekler oynuyor. Open Subtitles البق يناور على ظهورهم
    Hep bacaklarını ayrık şekilde, sırt üstü yatarlar. Open Subtitles ..دائما ملقون على ظهورهم, وأرجلهم بالهواء
    Sekiz kurban, hepsi aynı şekilde poz verdirilmiş, sırt üstü yatıp, ellerini göğüslerinde birleştirmişler. Open Subtitles كلهم موضوعين بنفس الطريقة على ظهورهم وأيديهم مطوية على صدورهم
    Buğday çuvallarının altına girip sürekli daha fazlası için dönüyorlar. Open Subtitles العبيد يسيرون متثاقلين مكدودين بلا نهايه يحملون على ظهورهم حزم من القمح وبشكل لا ينتهي يعودون لحمل المزيد
    Ben elimin yettiği küçük işleri yaparken, babam ve ağabeylerim sırtlarındaki kömür isini temizlerdi. Open Subtitles " وكنت أنجز ما يمكنني من المهام البسيطة " لوالدي وأخوتي وهم يغتسلون " " من آثر غبار الفحم الذي على ظهورهم
    Annesinin bir erkeğe bağımlı yaşadığını öğrenecek. Onun sırtından geçindiğini. Open Subtitles سترى ذلك، إذا لم تكن ترى سلفا أن والدتها امرأة تعتمد على الرجال بالعيش على ظهورهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more