"على كتفي" - Translation from Arabic to Turkish

    • omzuma
        
    • omzumda
        
    • omuzlarımda
        
    • Omzumdaki
        
    • omuzuma
        
    • omuzlarıma
        
    • omuzumda
        
    Bir seferinde, ben uyurken bir tanesi gelip sikini omzuma koymuştu. Open Subtitles ذات مرة، أحدهم جاء ووضع خصيتاه على كتفي بينما كنت نائمة
    omzuma biri dokundu, dönüp baktığımda kapüşonlu kazağı olan kocaman bir kız bana doğru yürüdü. TED شعرت بالضغط على كتفي والتفت حولي لأرى فتاة عملاقة تخرج من الجمهور
    Bakın, o hemşire önlük giymemi istedi ama omzumda ben vardı... Open Subtitles كانت تلك الممرضة قد طلبت منّي أن أرتدي عباءة ولكن كنت أشكو من شامة على كتفي
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    Parşömenin sorumluluğunu kendi omuzlarımda taşıdım başkasının değil. Open Subtitles احمل المسؤولية انتقل من على كتفي. لا أحد آخر.
    Omzumdaki bu yıldızları o hasta ve zavallı dediğin adam taktı. Evet komutanım, biliyorum. Open Subtitles هذا الرجل المريض الذي يرثى له وضع هذه النجمة على كتفي
    Atış sırası bana geldiğinde, babam tüfeği omzuma koymama yardım etti ve yaklaşık 27 metre ötedeki hedefe nasıl nişan alacağımı anlattı. TED حين جاء دوري لإطلاق النار، ساعدني أبي على حمل البندقية على كتفي وشرح لي كيف علي أن استهدف الهدف على بعد 30 ياردة.
    Sonunda onu kendi omzuma razı ettim. Dahice. Open Subtitles وأخيراً أقنعتها بأن تستقر على كتفي ضربة من عبقري
    Seni omzuma alıp evine kadar 20 km taşırım. Open Subtitles سأرفعك على كتفي واعدو الـ12 ميلاً إلى منزلك
    "Anne, bir kuş vardı... uçuyordu... sürekli şakıyordu... omzuma kondu, 1 saat orada kaldı, küçücük bir kuştu!" Open Subtitles طير صغير .. طار وغنى هبط على كتفي وجلس هنا لساعة
    Ateş edecektim ki, birisi omzuma vurdu. Open Subtitles ,أردت أن أطلق النار لكن شخص ما نقر على كتفي
    Jiminy Cricket'in omzumda oturup ban ne yapıp yapmamam gerektiğini söylemesini istemiyorum. Open Subtitles أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى كريكتِ جامني لجُلُوس على كتفي
    Temiz hava almalıydım, omzumda bir el hissettim, beni dışarıya çıkardı. Open Subtitles احتجت لبعض الهواء النقي كان هناك يد على كتفي
    Gözleri ayrık bir papağan vardı omzumda. Open Subtitles و كان عليَّ ارتداء عصابة على عيني و أضع ببغاء محشو على كتفي
    Bugün, neredeyse omzumda ağlıyorsun. Open Subtitles البارحةَ كنتِ تكرهينني واليومَ تبكينَ على كتفي قليلاً
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    At ve binicisi omuzlarımda sakin olabilir artık. Open Subtitles الحصان والفارس يمكنهما الراحة الآن على كتفي.
    Ve omuzlarımda ağladığında bunu kahkalara dönüştürebileceğime inandım. Open Subtitles ... وعندما بكت على كتفي علِمتُ بأنني لابد أن أحُلّ هذه القضية بالضحك
    Omzumdaki siyah duman gitmiyor. Bu şeyin üstündeki sayı da sürekli artıyor. Open Subtitles ذلك الضباب الأسود على كتفي لا يزول، والرقم في هذا المخلوق لا ينفك يزيد.
    Ama Amazon'daki karanlık varlığın... .. omuzuma değen soğuk bir el kadar gerçek biçimde... .. bir anda üzerime gelmesini hiç beklemiyordum. Open Subtitles ولكنلمأكنأتوقع . أن الوجود المظلم من منطقة الأمازون . سيلحقني فوراً إلى هنا . حقيقي مثل اليد الباردة على كتفي
    Biliyorum... Arkama yaslanacağım ve saçlarımı omuzlarıma dökeceğim. Open Subtitles أعرف ، فأنا سأميل بظهري وأضع شعري على كتفي
    Burada yedi yaşındayım. Bir Buda tapınağının önündeyim, omuzumda bir maymun var. TED هذه أنا عندما كنت في السابعة من عمري أقف أمام معبد بوذي قديم ويوجد قرد على كتفي.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more