| Hem de Telefonumu dinlemişsiniz, bu, mahkeme emri olmadan yapılırsa, bir suçtur! | Open Subtitles | ناهيك عن التنصت على هاتفي فهو إجراء غير قانوني دون أمر من المحكمة |
| Görüşme yapacak adam cep Telefonumu aradı. Görüşmek için beni bekliyormuş. | Open Subtitles | لقد إتصل مقابلي على هاتفي الخلوي كان ينتظر ليتحدث معي |
| Cep telefonuma gelen aramaların görüntülenememesi için... bana güvenli bir kanal ayarlayabilir misin? | Open Subtitles | هل يمكنكِ توفير قناة امنة حتى لا يتم مراقبة المكالمات على هاتفي الخليوي؟ |
| Ve onu telefonuma kaydettim ve bunu yapmışım iyi ki çünkü.. | Open Subtitles | ولقد سجلتها على هاتفي الخليوي وأنا مسرورة أني فعلت ذلك ,لأنها |
| Bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama beni ara cep telefonumdan. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو لك الأمر ولكن اتصل بي على هاتفي الخلوي |
| Yani, kocam beni aylar önce terk ediyor, sonra durduk yere beni cep telefonumdan arıyor, ama hiç konuşmadan kapatıyor? | Open Subtitles | اقصد زوجي تركني منذ شهر ومن ثم فجأة هو فقط يتصل بي على هاتفي المحمول دون ان يقول شيئاً ؟ |
| İşte bu yüzden Telefonum hariç hiçbir yere bir şey yazmam. | Open Subtitles | لهذا السبب لم أعد أقم بها بإستثناء القيام بها على هاتفي |
| telefonumda birkaç resim var ama muhtelemen onları görmek istemezsin. | Open Subtitles | لدي بضعة صور على هاتفي لكنك ربما لا تريد رؤيتها |
| Ama açıkçası içeriği telefonumdaki ile aynı. | TED | ولكن بصراحة، فإن المحتوى متماثل على هاتفي. |
| Telefonumu açma, bilgisayarımı kullanma, mail'lerimi okuma cüzdanımı karıştırma ve cep telefonuma kesinlikle dokunma. | Open Subtitles | لا تجيب على هاتفي, أو تستخدم حاسوبي أو تقرأ بريدي أو تنظر في حقيبتي أو تتفقد مفكرتي أو تلمس هاتفي الخلوي أبداً |
| Lütfen, bir daha cep Telefonumu arama. | Open Subtitles | لا و من فضلك لا تتصل على هاتفي المحمول ثانية أبداً |
| Tamam, benim Telefonumu verirsin. | Open Subtitles | حسناً,فقط دعيهم يهاتفونني على هاتفي النقال |
| Telefonumu açmışsın ve bilgisayarımdan o e-postaya cevap vermişsin. | Open Subtitles | أجبتِ على هاتفي الأسبوع الماضي والآن عبثتِ بحاسوبي النقّال وأجبتِ على الرسائل |
| Bu yüzden mi telefonuma özür dileyeceğini söyleyen mesajlar bıraktın? | Open Subtitles | إذًا لهذا تركت كلّ تلك الرسائل والاعتذارات الواعدة على هاتفي. |
| Hepsi bilgisayarıma ve cep telefonuma geliyordu. | TED | كل هذا كان يأتيني على هاتفي المحمول أو كمبيوتري الشخصي. |
| Neden bu kadın, senin için benim telefonuma mesaj bırakıyor? | Open Subtitles | لماذا هذه المرأة تترك رسالة لك على هاتفي |
| O müzede, telefonuma cevap verdikten sonra başladı değil mi? | Open Subtitles | لقد بدأ بعد أن أجابت على هاتفي في المتحف أليس كذلك؟ |
| Harika haberler var, çocuklar. telefonumdan oynatabildiğim eğitici bir film buldum. | Open Subtitles | أخبار سارة يا أطفال، وجدت فيلما تعليميا يمكنني تشغيله على هاتفي |
| Teknoloji bloglarındaki yazıları okur, telefonumdan dijital yayınlar dinlerim. | TED | قرأت مقالات على المدونات التكنولوجية واستمعت لتسجيلات على هاتفي. |
| İsyancıyla bir fotoğraf çektirmeliyim. telefonumdan gönderebilirim. | Open Subtitles | أريد ان أخذ صورة لي مع المتمرد يمكنني إرسالها على هاتفي |
| Eğer bir şeye ihtiyacın olursa cep Telefonum tüm gün yanımda olacak. | Open Subtitles | سأكون على هاتفي الخلوي طوال اليوم إذا احتجتني |
| telefonumda bulduğun bir şey için bana kızgın değil misin yani? | Open Subtitles | إذا أنتِ لستِ غاضبة مني بسبب شيء وجدته على هاتفي ؟ |
| Evet, telefonumdaki mesajlara bakınca öyle gözüküyor. | Open Subtitles | ممتعا جدا ، طبقا للرسالة التي تلقيتها على هاتفي |
| İspatlayamam ama telefonlarımı dinliyorlar. | Open Subtitles | لا أستطيع إثبات هذا لكن أعلم أنهم يتنصتون على هاتفي |