| Evet, güzel kıçını kurtardığım için bana teşekkür etmelisin. | Open Subtitles | اذا يجب عليكي ان تشكريني لاني انقذت مؤخرتك اللعينة |
| Ama itiraf etmelisin 3 güzel yıl geçirdik. | Open Subtitles | ولكن عليكي ان تعترفين انها كانت 3 سنوات رائعه |
| Bunu kabul etmelisin. | Open Subtitles | كل ما عليكي ان تفعليه أن تعترفي بهذا |
| Hayatta kalmak istiyorsan bize açık açık anlatmak zorundasın. Aksi takdirde ben yokum. | Open Subtitles | ان كنتي تريدين ان تبقي حية , يجب عليكي ان تخبرينا كل شيئ |
| Şimdi bu filonun insanlarını düşünmek zorundasın ve teslim olmalısın. | Open Subtitles | عليكي ان تفكري بناس هذا الاسطول الان وتستسلمي |
| -Senin derdin de bu çok fazla sınır koyuyorsun. Biraz rahat olmalısın. | Open Subtitles | هذه هي مشكلتك, لديك الكثير من الحدود عليكي ان تتركي الأمور قليلاً |
| Bana teşekkür etmelisin evlat. | Open Subtitles | يجب عليكي ان تشكريني , يا طفلة |
| İtiraf etmelisin, harika hissettiriyor. | Open Subtitles | يجب عليكي ان تعترفي ان هذا الشعور رائع |
| Hayır, sevgilim, bununla devam etmelisin. | Open Subtitles | لا عزيزي عليكي ان تبقي هذا |
| Evi kontrol etmelisin Jamie Hala. | Open Subtitles | عليكي ان تتفقدي البيت عمة (جايمي) |
| Bak, Connie, o herifi dışarı çıkarmak zorundasın, tamam mı? Şovun içine edecek. Lanet olsun! | Open Subtitles | حسنا كوني يجب عليكي ان تخرجي ذلك الرجل من هنا اليس كذلك |
| Toparlayabildiklerini alıp buradan gitmek zorundasın. | Open Subtitles | يجب عليكي ان تجمعي ما تستطيعي وتغادري في الحال . |
| "*Sevgilim", "bana söylemek zorundasın" | Open Subtitles | عزيزتي كان عليكي ان تخبريني |
| Neden böyle olmak zorundasın ki? | Open Subtitles | لما عليكي ان تكوني هكذا؟ |
| Sana bununla yardım edeceğiz, ama bunun için sen de bize yardımcı olmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | سأساعدكي لتجتازي هذا حسنا ؟ سنساعدكي فى هذا لكن عليكي ان تساعدينا ايضا |