| Daniel, nerede olduğunu bilmiyorum ama beni hemen araman lazım. | Open Subtitles | دانيال , لا أدري أين أنت لكن عليك الإتصال بي |
| Dün gece ilaç mümessili kızlardan biriyle birlikteydim. Kız o kadar seksiydi ki dört saatten kısa ereksiyon yaşarsan koşup doktoru araman lazım. | Open Subtitles | الليلة الماضية كنت مع بائعة أدوية مثيرة جداً لدرجة عليك الإتصال بالطبيب إن لم يحدث لك إنتصاب لأربعة ساعات |
| Birkaç gece için sorun olmayacağını söylediler ama sabahleyin Louisa'yı araman gerekiyor. | Open Subtitles | لذا, قالوا أنه لابأس لعدة ليالي لكن عليك الإتصال بــ لويز صباحاً |
| Duyduklarına asla inanmayacaksın. Beni hemen araman gerekiyor. | Open Subtitles | أنت لن تصدق ذلك أبداً عليك الإتصال بي حالاً |
| Belki de sen aramalısın. | Open Subtitles | ربما عليك الإتصال به |
| Polise haber vermelisin, çünkü resmen soyuldun. | Open Subtitles | يجب عليك الإتصال بالشرطة لأنّك تعرضت لسرقة. |
| Anneni araman gerektiğini biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | تعلم بأنه عليك الإتصال بأمـك، أليس كذلك؟ |
| Tamam, tamam. Arabadakileri araman lazım. Onlara tehlikede olduklarını söyle. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، عليك الإتصال بالعمال، أخبرهم أنّهم في خطر، نحن في طريقنا. |
| - Evet, Cheryl'i araman lazım. | Open Subtitles | نعم, يجب عليك الإتصال بـ (شيريل) |
| - Cheryl'i araman lazım. | Open Subtitles | عليك الإتصال بـ (شيريل) |
| Ona nasıl saygılı davrandığından onunla ne kadar ilgilendiğinden bahsetti ve sanırım onu araman gerekiyor. | Open Subtitles | لقد أخبرتني كيف أنك عاملتها بكل تقدير و كم كنت مهتماً بها و أعتقد أنه يجب عليك الإتصال بها |
| - Bir ay önce araman gerekiyor. | Open Subtitles | عليك الإتصال قبل شهر لتحجز طاولة |
| Onu gerçekten araman gerekiyor. | Open Subtitles | عليك الإتصال بها |
| Belki de sen aramalısın. | Open Subtitles | ربما عليك الإتصال به |
| Aramayacak, sen aramalısın. | Open Subtitles | لن تتصل بك عليك الإتصال بها |
| Gelmeden önce haber vermelisin. | Open Subtitles | عليك الإتصال قبل القدوم إلى هنا |
| Ajan Brody! Gelmeden önce haber vermelisin. | Open Subtitles | عميل " برودي " كان عليك الإتصال |
| Bak, dinle, onu aramak zorunda olduğunu söylemiyorum sadece araman gerektiğini düşünüyorum ve burnumu sokmaya çalışmıyorum. | Open Subtitles | إستمع ، أنا لا أفرض عليك ذلك بل أعتقد أنه يجب عليك الإتصال بها فقط أعتقد أنه يجب عليك ذلك أنا لا أسعى لإبعادك عنها |
| Babanı araman gerektiğini yazıyor. | Open Subtitles | مكتوب أنه عليك الإتصال بأبيك |