| Turk, bak, üzgünüm, ama Bana inanmalısın. - Pek bir şey değildi. | Open Subtitles | " ترك " ، انا متأسفة جداً لكن يتوجّب عليك تصديقي |
| Bunu söylediğimde Bana inanmalısın Vince. | Open Subtitles | . عليك تصديقي عندما اقول لك ذالك |
| Söyleyeceklerim çok garip olacak fakat Bana inanmalısın. | Open Subtitles | سيبدو هذا جنونيا لكن يجب عليك تصديقي |
| Evet, eminim. Bana inanmak zorundasın. | Open Subtitles | ليا عليك تصديقي |
| Bana inanmak zorundasın. | Open Subtitles | حسنًا، عليك تصديقي |
| Bana inanman gerekiyor! | Open Subtitles | عليك تصديقي |
| Bana inanmak zorunda değilsin. Ama gerçek bu. | Open Subtitles | ليس عليك تصديقي لكنها الحقيقة |
| Hayır yok, ama şu an yaptıklarımın çok daha önemli olduğunu söylediğimde Bana inanmak zorundasınız. | Open Subtitles | لكن عليك تصديقي حين أقول لك إن ما يشغلني الآن أهم بكثير. -مرحبًا ! |
| Ama, Bana inanmalısın. Sen benim annemsin! | Open Subtitles | لكن ينبغي عليك تصديقي أنتِ والدتي |
| Bana inanmalısın . | Open Subtitles | عليك تصديقي, لا تخافي. |
| Lana, Bana inanmalısın. | Open Subtitles | لانا عليك تصديقي |
| Bana inanmalısın, hakkında hiçbir şey söylemedim. | Open Subtitles | عليك تصديقي لم أخبرها بشئ عنك |
| Bana inanmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك تصديقي |
| Bunu ben istemedim. Bana inanmalısın. | Open Subtitles | لم أُرد هذا عليك تصديقي |
| Bundan zevk alıyor değilim Alicia. Bana inanmalısın. | Open Subtitles | لستُ مستمتعًا بهذا يا (أليشا)، عليك تصديقي. |
| Yemin ederim. Bana inanmak zorundasın. | Open Subtitles | أقسم لك عليك تصديقي |
| - Bana inanmak zorundasın. - Bu delice. | Open Subtitles | عليك تصديقي - هذا جنون - |
| - Bana inanmak zorundasın. | Open Subtitles | -يتحتّم عليك تصديقي . |
| Bana inanman gerekiyor. - Sid, lütfen. | Open Subtitles | . عليك تصديقي |
| Bana inanmak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لكن ليس عليك تصديقي |
| - Bana inanmak zorundasınız. | Open Subtitles | عليك تصديقي. |