Bir gün bir adamla konuşuyordum. Bana, yapabileceğimiz büyük bir soygun hakkında bir şeyler anlattı. | TED | وذات يوم كنت أتحدث إلى شخص ما فأخبرني عن عملية السرقة التي يمكن أن نقوم بها. |
Şu soygun esnasında alaycı tavırlarla.., ...izledikleri Soygunun kasedi, değil mi? | Open Subtitles | الشريط حيث نسمعهم وهم يصدرون تعليقات ساخرة أثناء عملية السرقة. |
soygun sırasında uyuşturucu mu kullanıyorlarmış? | Open Subtitles | انتظر دقيقة, كانوا يتعاطون المخدرات اثناء عملية السرقة |
Orospu çocuğu soygundan birkaç gün sonra buraya geldi. | Open Subtitles | الوغد، لقد جاء هنا بعد عدة أيام من عملية السرقة |
Bu soygunu, sadece tahmin yürütüyorum, beceremedin değil mi? | Open Subtitles | و عملية السرقة, أظن أنك أخفقت فيها, صحيح؟ |
Bak, sabrımı kaybediyorum. Gelecek soygun ne zaman olacak? | Open Subtitles | إنني أفقد عقلي بخططك عملية السرقة القادمة .متى |
10 bin metre yükseklikte ters giden bir soygun. | Open Subtitles | لقد جرت عملية السرقة بشكل سيء على علو 30 ألف قدم |
soygun sırasında kimse güvenlik sistemine girmemiş. | Open Subtitles | لم يدخل أي أحد إلى نظام الأمن خلال عملية السرقة. |
Elimizde soygun sırasındaki bir telefon görüşmesinin kaydı var. | Open Subtitles | لدينا نسخة من تسجيل هاتف محمول حدثت أثناء عملية السرقة وسوف نقوم بإعادة عرضه عليك |
- INS diyor ki, soygun vaktinde Amerikan vatandaşlığı için yemin ediyorlarmış. | Open Subtitles | مواطنيين تم إستدعائهم اثناء ارتكاب عملية السرقة |
Onunla soygun hakkında bir görüşme yaptık da. Ne bildiğini öğrenmeliydim. | Open Subtitles | لقد قابلتُها، حول عملية السرقة توجبَ عليَّ، معرفة ما تعرفه |
soygun bitene kadar benimle konuşmanı istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريدُكَ أن تكلمني فيما تبقى من عملية السرقة. |
Adamlarını soygun için görevlendir. | Open Subtitles | حسناً, دع فتيانكَ يتولون أمر عملية السرقة. |
Pasaportundaki elektronik şerit soygun olduğu zaman yurt dışında olduğunu doğruluyor. | Open Subtitles | الختم الإلكتروني على جواز سفره يؤكد أنَّهُ كان خارج البلاد عندما حصلت عملية السرقة |
soygundan sonra Scotland Yard'dan pek çok rüşvetçi polis tasfiye edildi. | Open Subtitles | لاحقاً بعد عملية السرقة في سكوتلاند يارد كان هناك عملية كبيرة للتخلص من جميع الشرطة الفاسدين |
Bu, soygundan üç hafta önce. | Open Subtitles | هذا تسجيل يعود لثلاثة أسابيع قبل عملية السرقة. |
Çenemi kapalı tutmamın bedeli soygundan payınıza düşenler. | Open Subtitles | ثمن بقائي صامتا هو حصتكما من عملية السرقة. |
soygunu yapmadan önce koltukları oymaya başlamıştı. | Open Subtitles | كان يحفر الوسائد حتى قبل ان يرتكب عملية السرقة. |
soygunu yapmadan önce koltukları oymaya başlamıştı. | Open Subtitles | كان يحفر الوسائد حتى قبل ان يرتكب عملية السرقة. |
Veya Soygunun olacağını daha önce biliyor olabilir miydi? | Open Subtitles | أو من الممكن أنه كان على دراية مسبقة بشأن حصول عملية السرقة ؟ |
-Evet. Polisler soygundaki silahları aldı. | Open Subtitles | - لقد حصلت الشرطة على أسلحة عملية السرقة. |