| - Ama beni tanımıyorsunuz. - köşenizi okurdum, Bayan Francon. | Open Subtitles | ولكنك لم تكن تعرفنى لقد كنت أقرأ عمودك اليومى، انسه فرانكون |
| Her hafta köşenizi okuyorum. Resmen dinim gibi oldu. | Open Subtitles | قرأت عمودك كل أسبوع، هو مثل ديني. |
| Günün sonunda, biz bir sistem olacak ki sütun fikirler, yazılı sizin sütun parçaları kabul ve sütunlar, sorularınız için artı ayrı bir dosya , yorumlar ve fan posta. | Open Subtitles | بنهاية اليوم ، سيكون لدينا النظام في مكانه الذي سيرتب نصائح عمودك و سيكتب عمودك و سيكون عمودك معتبر |
| Phoebe, geldi şükür Sunucu çöktü ve biz sütun kaybetti. | Open Subtitles | ْ(فيبي) حمداً لله أنكِ أتيتِ السيرفر تدمر و فقدنا عمودك |
| köşen için o numaraları aldın mı? | Open Subtitles | هاي , هل لديكي تلك الارقام من اجل عمودك ؟ |
| Köşende kendin hakkında yazılar yazıyorsun. Biraz kolay iş değil mi? | Open Subtitles | في عمودك في الجريدة، انت تكتبين عن نفسك، هل هذا سهل. |
| Makaleni sadece Masters ve Johnson takımı devam ederse yayınlayacağım. | Open Subtitles | سأنشر عمودك فقط إذا بقيتما فريق ماسترز وجونسون. |
| Bu da sözümü dinlemen için bir neden. Üstelik köşe yazını kim yayınlayacak ki? | Open Subtitles | وأنك ستستمع لأي سبب بجانب من الذي سيحصل على عمودك الصحفي؟ |
| Yemin ediyorum, senin pis omurganı sökeceğim. | Open Subtitles | اقسم علي انني سوف اقطع عمودك الفقري اللعين |
| Ha, tabii. köşenizi görmüştüm. | Open Subtitles | بلا ريّب، لقد رأيت عمودك. |
| Yıllardır "George'dan" köşenizi okuyorum. | Open Subtitles | أقرأ عمودك منذ سنوات |
| Bugünkü köşenizi okuduğumda şaşırdım. | Open Subtitles | تفاجأت بقراءة عمودك اليوم. |
| L da sütun okumak kadar Benim Janie beni terk edecekti. | Open Subtitles | حبيبتى (جاينى) كانت ستتركنى حتى قرأت عمودك |
| O, sütun değil okur? | Open Subtitles | إنه يقرأ عمودك ، أليس كذلك ؟ |
| Ln da sütun... | Open Subtitles | ... في عمودك |
| Amerika'ya geleli 6 ay oldu ve senin köşen, New York'ta hayatta kalma rehberim oldu. | Open Subtitles | أنا هنا منذ ستة أشهر عمودك هو منقذي |
| Bugünki köşen harikaydı. | Open Subtitles | عمودك اليوم كان رائعاً |
| Serena, lütfen bundan sonra Köşende bana karşı çok sert olma. | Open Subtitles | حقا سيرينا ترفقي قليلا في كتابة عمودك الصحفي |
| Köşende kötü tavsiyelerde bulunduğun için mi? | Open Subtitles | لأنك أعطيتيهم نصيحة سيئة في عمودك ؟ |
| Makaleni sadece Masters ve Johnson takımı devam ederse yayınlayacağım. | Open Subtitles | سأنشر عمودك فقط في حال بقيتما فريق ماسترز وجونسون |
| İlk Makaleni yaz. | Open Subtitles | اكتبي عمودك الأوّل. |
| Dünkü gazetede köşe yazını göremedim. | Open Subtitles | إنّك لم ترى عمودك في الصفحة الثانية البارحة. |
| Evet, hıçkırık tutabilir ve omurganı kırabilirsin. | Open Subtitles | اجل , يمكنك ان تصاب بالحازوقة و تكثر عمودك الفقرى |