| Çünkü uçsuz bucaksız okyanusta olduğumda yalnız değilmişim gibi geliyor. | Open Subtitles | لأن , أتعرف , عندما أكون في أتساع المحيط لن أكون ابداً وحيد |
| Bazen bu civarlarda olduğumda... burada durup öylece onu seyreder... hayatımın ne kadar farklı olabileceğini gözümde canlandırmaya çalışırım. | Open Subtitles | تعرف أحيانا عندما أكون في المنطقة ، أتوقف هنا فقط وأشاهد له ، كيف تحاول صورة مختلفة حياتي قد يكون. |
| Ben gökyüzünde olduğumda işte o zaman kontrol bendedir. | Open Subtitles | عندما أكون في السماء هناك أكون متحكماً بكل شيء |
| Buraya gelmeseydim yangın çıkaracaktın. | Open Subtitles | ألا تلاحظين انه عندما أكون في الأرجاء، دائماً يكون هناك شرارات؟ |
| Buraya gelmeseydim yangın çıkaracaktın. | Open Subtitles | الا تلاحظين انه عندما أكون في الأرجاء، يكون هناك شرارات؟ |
| Sana çok ihtiyacım olduğumda her zaman buradaydın. | Open Subtitles | صحيح أنك دائما تكون حاضر؛ عندما أكون في حاجة لك |
| Ben 70 olduğumda sen hala 17 göstereceksin. | Open Subtitles | ما سيحدث عندما أكون في السبعين بينما تكونين انتي كما في السابعة عشر |
| ben burada olduğumda genellikle onu ararım. | Open Subtitles | لقد اتصلت عليها كما أفعل في العادة عندما أكون في المدينة. |
| Çalışırken, burada olduğumda acı beynimi kapatıyor. | Open Subtitles | عندما أتدرب، عندما أكون في هذا المكان الألم فقط ، يحرك عقلي |
| Evet, evimde sevdiğim kadınla beraber olduğumda normal olacağım, rüyamda onu öldürdüğünü gördüğüm adamla aynı hücreyi paylaştığımda değil. | Open Subtitles | سأكون طبيعياً عندما أكون في المنزل مع التي أحبها عوضاً أن أحلم أن زميلي في الزنزانة قتلها |
| Konsantre olduğumda hiçbir şey olmaz. | Open Subtitles | لن يحدث ذلك عندما أكون في كامل تركيزي |
| Sadece bir bayanın karşısında olduğumda ben... | Open Subtitles | ما هي الا عندما أكون في جود سيدة أنني... |