| ayrıldığımız zaman iş yüzünden olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | عندما انفصلت عني قلت لي انه بسبب العمل |
| Rachel'la ayrıldığımız zaman bloğun aşağısındaki bir motelde bir oda tutmuştum. | Open Subtitles | عندما انفصلت مع (ريتشل)، استأجرة غرفة ببنايّة |
| Kız arkadaşımdan ayrılınca başladı. | Open Subtitles | لقد بدأت عندما انفصلت مع شريكتي |
| Ben, Bob'dan ayrılınca adam neredeyse intihar edecekti. | Open Subtitles | حسنا ,"بوب" كان سوف ينتحر عندما انفصلت عنه |
| Malesef ki Rebecca ve ben ayrıldığımızda, bu bizim suçumuzdu ve yumruklayabileceğim kimse yoktu. | Open Subtitles | لسوء الحظ ، عندما انفصلت عن ريبيكا كان خطئنا ، لذلك لم يكن هناك من أستطيع ضربه |
| Kusura bakma ama o tarz ayrıcalıkların ayrıldığımızda sona erdi. | Open Subtitles | امتيازاتك الامنية انتهت عندما انفصلت عني |
| Archie Wilkins ile ayrılınca, adam kırkına kadar ailesinin yanında yaşadı. | Open Subtitles | لكن عندما انفصلت مع (آرشي ويلكينس) ظلّ مع والديه حتى بلغ الأربعين من عمره |
| Çünkü Sheldon'dan ayrılınca onu derinden sarstın ve bunun tekrar yaşandığını görmek istemiyorum. | Open Subtitles | لأنه عندما انفصلت عن (شيلدون)، جرحه ذلك بشدة ولا أريد أن أرى ذلك يتكرر ثانية |
| ayrılınca Lindsey ne dedi? | Open Subtitles | ماذا قالت (ليندسي) عندما انفصلت عنها |
| Finn'le ayrıldığımızda her gün ağladım. | Open Subtitles | عندما انفصلت أنا و (فين), بكيت كل يوم |