"عندما تراه" - Translation from Arabic to Turkish

• Onu gördüğünde
• Onu gören
• gördüğünüzde
• Onu görünce
• Gördüğün anda
• gördüğünde ona
• görürseniz
• gördüğünde anlarsın

Gidiyorum ama rica etsem Onu gördüğünde, bana bir iyilik yapıp ona söyler misin--
سوف اذهب لكن هل يمكنك عندما تراه ان تسديني معروفا؟ وتخبره بأنني

Onu gördüğünde sakin ol, tamam mı?
لا تفزع عندما تراه فحسب، اتفقنا؟

İşin özü, ben Ricky Verona'yı arıyorum. Onu gören biri olursa, beni ara.
إذا خرجت أنا أبحث عن (ريكي فورونو) عندما تراه اتصل بي هل فهمت هذا ؟

Onu gördüğünüzde bunları söyler misiniz?
هل يمكنك من فضلك إخباره ذلك عندما تراه ؟

Nick, Onu görünce benim adıma şöyle söylediğimi söyle...
عندما تراه المرة القادمة أخبره بهذا نيابة عني أنني أقول ..

Gördüğün anda demir bariyerleri kaldır.
إرفع الحاجز عندما تراه

O şerifi bir daha gördüğünde ona şunu söyle:
اخبر ذلك الشريف في المرة المقبلة عندما تراه ..هو يستطيع الذهاب و

Şimdi, Onu gördüğünde ona bir mesaj ileteceksin.
عندما تراه ، بلغوا تلك الرسالة

Onu gördüğünde söyle. Gören Gözler'e yardım etmekten mutluyum.
رجاءً اخبره عندما تراه بإنني سعيدة لمساعدة (العيون فقط)ِ

Onu gördüğünde bunu ona ver.
عندما تراه أعطه هذا

Ellie ekrandan Onu gördüğünde, ...gidip herkese anlatacak.
و عندما تراه (إلي) على شاشة المراقبة ستهرع و تخبر الجميع.

"Onu gören kızlar derler: Aman Tanrım."
"عندما تراه الفتيات يقولون يا الهي"

"Onu gören çocuklar diyor ki:
"عندما تراه الفتيات يقولون يا إلهي"

Kocamı gördüğünüzde aynı özrü ondan da dileyebilirsiniz.
يمكنك أن توصل ذات الاعتذار إلى زوجي عندما تراه في المرة المقبلة.

Onu bir daha gördüğünüzde bunu ona verebilir misiniz?
عندما تراه ثانيةً، هلا أعطيته هذه؟

Waldorf-Astoria'da kalıyorum. Onu görünce, beni arayın.
أقيم في والدورف-أستوريا عندما تراه, إتصل بي

Gördüğün anda vur.
اطلق عليهِ النار عندما تراه.

O götü görürseniz milleti buradan yollamasını söyle, yarına hokey maçım var.
عندما تراه أخبره أن يخرج أولئك الحمقى لدي تمرين هوكي غداً

Eminim gördüğünde anlarsın.
. أنا واثقة من أنك ستعرفة , عندما تراه