"عندما تركته" - Translation from Arabic to Turkish

• Onu bıraktığımda
• Bıraktım onu
• Onu bıraktığında
• Ben giderken
• onu terk ettiğinde

Louis için Onu bıraktığımda bana nasıl davrandığını hayal et.
حاولي ان تتخيلي كيف هددني عندما تركته وذهبت إلى لويس

Onu bıraktığımda yaşıyordu.
كان على قيد الحياة عندما تركته.

Bıraktım onu Greyhound İstasyonu'nda Santa Fe'nin batısında 17 yaşındaydık ama çok tatlıydı ve gerçekti
(عندما تركته في محطة (غرايهوند (غرب (سانتا فيه كنّا ذي سبعة عشر ربيعًا، ولكنّه كان لطيفًا وهذا صحيح

Onu bıraktığında nasıl bakıyordu?
كيف كان عندما تركته يا ستيف؟

Ben giderken yataktaydı.
عندما تركته كان فى سريره سليم ومعافى

En son bir kız onu terk ettiğinde bunu yapmıştı.
لقد فعل هذه اخر مرة عندما تركته فتاة

Onu bıraktığımda acı çekiyordu ama canlıydı.
عندما تركته كان يتألم لكنه كان حي

Onu bıraktığımda çoktan ölmüştü!
عندما تركته كان قد مات بالفعل

Ben Onu bıraktığımda hala omuzlarının üzerinde duruyordu.
على أكتافه عندما تركته

Mantığın sesi olacaktı. Ajan Booth, yemin ederim Onu bıraktığımda iyiydi.
أقسم لك أيّها العميل (بوث) أنّه كان بخير عندما تركته.

Bıraktım onu Greyhound İstasyonu'nda Santa Fe'nin batısında 17 yaşındaydık ama çok tatlıydı ve gerçekti
عندما تركته في محطة (غري هاوند)" "(في غرب (سانتا في "لقد كنا بعمر 17 لكنه كان جميلاً وصادقًا"

- Onu bıraktığında Liam ne giyiyordu?
ماذا كان يرتدي (ليام)؟ عندما تركته

Ben giderken rahip ölmemişti.
القسيس لم يكن جثة عندما تركته

Anneniz onu terk ettiğinde, adam "pusulayı kalbime sokup kendimi öldürürüm" diye tehdit etti.
و هدد بطعن قلبه بمنقلة عندما تركته