| CA: Yani sen belki ilaç hap değil hücre olabilir derken, muhtemelen kişinin kendi hücrelerinden bahsediyordun. | TED | عندما تقول أن الطب ممكن أن يكون خلية و ليس حبة دوائية، فإنه من المحتمل أنك تتحدث عن الخلايا الخاصة بك. |
| Kullanmak derken Cha Hee Joo'yu görmesi mi? | Open Subtitles | عندما تقول استخدم هنا هل تقول بأنك تستخدمها لكي ترى تشا هي جو؟ |
| Yani hiç paran kalmadı dediğinde, Marvin, gerçekte neyi kastediyordun? | Open Subtitles | عندما تقول أني لا أملك أيّ مال، ماذا تقصد حقاً؟ |
| Demek istediği şu "Bunu söylemen komik," dediğinde bu, aklına başka bir hikaye geldiği anlamına gelir. | Open Subtitles | اعتقد ان ما يعنيه كوستيا، انه عندما تقول مضحك يجب عليك انت تقول هذا |
| Maddi sıkıntın olduğunu söylediğinde, aslında bir anlamda ezik olduğunu ilan etmiş oluyorsun. | TED | عندما تقول أن لديك مشاكل مادية، فأنت حينئذ تعلن بشكل جلي أنك خاسر. |
| Bir yere gelirim dediğin zaman gel. | Open Subtitles | لماذا لا تكون موجودا عندما تقول بأنك ستفعله ؟ |
| Yüzbaşım, taşı dediğinizde şu küçük silahı mı kastediyorsunuz? | Open Subtitles | كابتن، عندما تقول حمل السلاح تقصد حمل هذه البندقية الصغيرة؟ |
| Belki de siz "günaydın" derken bu göz kırpışı kullanabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا استخدام هذه الغمزه عندما تقول صباح الخير |
| Başka biri olmak derken, tam olarak neyi kastettiniz? | Open Subtitles | الآن عندما تقول بأنّني يمكن أن أكون شخص آخر، ماذا تعني بالضبط؟ |
| Yani sen "bilgisini bize verdi" derken bunu gerçek anlamıyla söyledin, öyle mi? | Open Subtitles | لذا عندما تقول بأنّه أعطاك معرفته،عنيته بشكل حرفي؟ |
| - Koşun derken, bunu mu diyorsunuz? | Open Subtitles | أذاً عندما تقول أنطلقوا أنت تعنى أن نذهب فقط |
| - Çomak sokuyor derken... - Geçici kısıtlama emri çıkarttırmış. | Open Subtitles | عندما تقول , ضوضاء لقد جائنا امر تقيد مؤقت |
| Bir kadın 'sorun yok' dediğinde anla ki her şey yanlıştır. | Open Subtitles | عندما تقول مرأة لا مشكلة هذا يعني هناك مشكلة كبيرة |
| Ama yine Eugene'nin bilgeliğine bakacak olursak bir kız böyle dediğinde, asla geri dönmüyor. | Open Subtitles | أيضا, إن حكمة يوجين في أن الفتاة عندما تقول ذلك إنها لا تعود أبداً في الحقيقة |
| Sen ve bazı arkadaşlar dediğinde interneti kastediyorsun, değil mi? | Open Subtitles | عندما تقول "أنا والرفاق" تعني رفاق الإنترنت، أليس كذلك ؟ |
| En kötüsü de arayacağını söylediğinde, hiç aramıyorsun. | Open Subtitles | ثم والأسوا من ذلك لن تتصل بي يا عزيزي عندما تقول إنك ستتصل |
| Su toplamış dediğin zaman çok komiksin. | Open Subtitles | لا يمكنني أن أخذك مأخذ الجدية عندما تقول الأنسجية البينية. |
| "Ne iş yaparsınız" dediğinizde, ekmek paramı nasıl kazandığımı mı, soruyorsunuz? | Open Subtitles | عندما تقول "ما هو عملك". أتعني. ما أفعله لكي أعيش ؟ |
| Tatlım, böyle şeyler söyleyince, Onu büyük hissettiriyorsun. | Open Subtitles | عزيزي ، عندما تقول أشياءً كهذه أن تجعلُهُ بهذا الحجم |
| Bir ülke, mültecilere "Çekip git." dediği zaman değil, "Tamam, seni aldık. Güvendesin." dediği zaman güçlüdür. | TED | تَبدو دولة ما قوية عندما تقول للاجئ، ليس، "اذهب بعيداً"، و إنما، "لا بأس، نحن معك، أنت بأمان." |
| Öyle söylediğin zaman kalbim daha hızlı atıyor. | Open Subtitles | قلبي ينبض بسرعة عندما تقول هذا ليّ، حقًا ينبض بسرعة! |
| O zaman evde olacağım deyince evde olmalısın. | Open Subtitles | اذا كن في المنزل عندما تقول بأنك ستأتي للمنزل |
| Babana, o kelimeyi söylerken ki gülümsemesi... | Open Subtitles | الابتسامة على وجه تلك الشريرة عندما تقول لأبيك |
| Bir kadın seni istemediğini söylüyorsa yalvarmanın hiçbir faydası olmaz. | Open Subtitles | عندما تقول إمرأة أنها لا تريدك فإن التوسل لا يفيد |
| ''Buyum'' dediğiniz zaman Duygu sizmişsiniz gibi oluyor. | TED | عندما تقول "أنا" فهذا يُظهر أنك أنت الشعور. |