| Bu Manuru. Babası öldüğünde, amcası kendisiyle birlikte çalışmak üzere onu sattı. | TED | هذا مانورو. عندما توفي والده، تاجر به عمه ليعمل معه في المناجم. |
| ...köpeği öldüğünde yanında olup onun için bir köşe hazırlarken... | Open Subtitles | ان تكون بقربها عندما توفي كلبها تبني معبدا لحيوانها الاليف |
| İkimiz de beklerken, Kouki'nin babası öldüğünde nasıl olduğu aklıma geldi. | Open Subtitles | بينما كنا ننتظرانهما تذكرت عندما توفي والده كان شعور كوكي رهيبا |
| Maaş alabilmek için babam ölünce ayrılmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | كان عليها ان تتركه عندما توفي ابي لكي تحصل على راتب منتظم |
| öldüğü zaman şöyle demiş, veya öyle dediğine inanılır ve eğer demediyse de, öyle derdi. | Open Subtitles | عندما توفي يفترضبأنهقال.. و إن لم يقل، من الممكنأنهقال.. |
| Babam öldükten sonra neler yaşadığını asla anlayamamıştım. | Open Subtitles | لم اتفهم يوما ما الذي مررتي به عندما توفي ابي |
| Pekala Lottie, büyük baban vefat ettiğinde... 4'e 10 kala. | Open Subtitles | حسناً, لوتي عندما توفي جدك الساعة العاشرة إلا ربع, تقريباً |
| Ama 94 yaşında öldüğünde, onun için yas tutmaya gelen insanlar yüzünden polis, mahallesinin sokaklarını kapatmak zorunda kaldı. | TED | ولكن عندما توفي في عمر 94، اضطرت الشرطة أن تغلق شوارع حيه لاستيعاب حشود الناس الذين جاؤوا لتعزيته. |
| Amcası öldüğünde ,onu madende köle olarak çalışmasına neden olan borcunu miras olarak aldı. | TED | عندما توفي عمه، ورث مانورو دَين عمه، الذي اضطره ليكون عبداً في المناجم. |
| 39 yaşında öldüğünde O'nunla karşılaşmaya hazırdı. | TED | لقد كان مستعدا لمواجهته عندما توفي عن عمر يناهز 39 |
| Kocam öldüğünde bir resmimi ve bir mektubu küllerinin içine yerleştirdim. | Open Subtitles | عندما توفي زوجي لقد وضعت صورتي ورسالة مع رماد زوجي |
| Pek sayılmaz aslında, ama Gonsuke öldüğünde, Mase-kun da yanımızdaydı. | Open Subtitles | لا حقا ... ولكن كان هناك ماس عندما توفي جونسوكي |
| Babam öldüğünde, bu evi kardeşimle bana bırakmıştı. | Open Subtitles | هذا البيت تركه والدي لي ولأخي عندما توفي |
| Baban öldüğünde kalbi bende kaldı.Hala kitaplarını saklıyorum. | Open Subtitles | عندما توفي والدكِ، كان ذلك عسيراً، و مازال كذلك. |
| O ölünce, sana bayağı bi para bıraktı mirasında. | Open Subtitles | عندما توفي , تركَ لك مبلغاً كبيراً من المال في وصيته |
| Üçüncü sınıfta, sınıfın hamster'ı ölünce ağlayan bir çocuksun. | Open Subtitles | أنت الشخص الذي بكى عندما توفي هامستر الصف في الصف الثالث |
| Eminim, ama babası ölünce ona 4 milyon dolar miras kaldı. | Open Subtitles | أنا متأكدة من ذلك، لكنّها ورثت 4 ملايين دولار عندما توفي والدها. |
| Gonsuke öldüğü zaman başka köpek almayacağına bana söz vermemiş miydin? | Open Subtitles | كنت وعدت لي عندما توفي جونسوكي أن لن يكون لدينا أي كلاب أخرى |
| Kardeşi öldüğü zaman, tüm yoksulların tedavisini bırakmış. | Open Subtitles | سإنتقل إلي النداء الالكتروني عندما توفي أخوه ترك كل شيء |
| Babam öldüğü zaman çantasının içi bilgilerle doluydu Simon Elder hakkında. | Open Subtitles | عندما توفي والدي كانت حقيبته ممتلئة بالمعلومات عن سايمن إيلدر |
| Baban öldükten sonra bir pizzacıda çalışmaya başladın ya hani şu adında baba gibi bir laf olanı diyorum. | Open Subtitles | تعلم ، عندما توفي والدك وبعدها ذهبت لتعمل في محل بيتزا ذاك الذي سمي تيمناً بأب هل كان لهذا الاب اسماً ؟ |
| Kocam 62'de vefat ettiğinde hepsini bana bıraktı. | Open Subtitles | ترك لي زوجي كل هذه الأرض عندما توفي في عام 62 |
| Doktorun dediğine göre öldüğü sırada fiziksel şok halindeymiş. | Open Subtitles | وقال الطبيب انه كان في صدمة غريبة عندما توفي |
| Babam öldügünde yerini ona birakti. | Open Subtitles | عندما توفي والدي... فقد أعطاها مقعدهُ الخاص. |