| Oraya ziyarete gittiğimde ev sahibiyle binaya girdik ve bu küçük adamla tanıştım. | TED | عندما ذهبت لزيارة المكان، اصطحبني مضيفي إلى داخل المبنى والتقينا بهذا الرجل الصغير. |
| Onu almaya gittiğimde, annem şapka iğnesini ona saplamaya çalışıyordu. | Open Subtitles | عندما ذهبت لجلبه ، وجدت أمي تحاول قتله بدبوس قبعة |
| Bizim balayımız olması gereken zamanda oraya gittiğimde çok güzeldi. | Open Subtitles | عندما ذهبت هناك لماكان من المفترض ان يكون شهر العسل |
| Seviyorum. Cheryl: Aimee oraya gittiğinde pist ve sahaya meraklı olduğunun farkına vardı, bu yüzden birilerini arayıp, bunu araştırmaya başladı. | TED | أنا أحبها. شريل: عندما ذهبت ايمي هناك، قررت ولأنها نوعاً ما فضولية بخصوص سباقات المضمار أن تتصل بأحد وتسأله عن ذلك. |
| Bir keresinde onunla buluşmaya gittim. Bir otel odasındaydı, en üst kat. | Open Subtitles | مثل تلك المرّة عندما ذهبت لمقابلتها في غرفة فندقٍ في الطابق العلوي |
| Las Vegas'a gittiğimde de içinde kötü bir his vardı. | Open Subtitles | نعم مثل الاحساس الذي راودك عندما ذهبت الى لوس أنجلوس |
| Fakat beni zengin eden yeri görmeye gittiğimde, ...midem bulandı. | Open Subtitles | لكن عندما ذهبت لرؤية المكان الذي جعلني ثرياً أصابني بالإشمئزاز |
| Gerçi en son kırsal kesime gittiğimde, bazı sıkıntılar çekmiştim. | Open Subtitles | مع أني تعرضت إلى بعض المضايقات عندما ذهبت المرة السابقة |
| Şu şirin kahve dükkanına gittiğimde, ...Nabulangi adındaki tezgâhtar kızla konuştum- | Open Subtitles | عندما ذهبت الى مكان القهوة الجميل تحدّثت الى فتاة المحاسبة نابولانجي |
| Oraya gittiğimde, diğer herkesin de bunu bir ayrıcalık olarak göreceğini, | TED | عندما ذهبت إلى هناك, افترضت أن الآخرين سوف ينظرون اليه كامتياز أيضا, |
| Dongguan'a ilk gittiğimde, işçilerle çok fazla vakit geçirmenin iç karartıcı olacağını düşünüyordum. | TED | عندما ذهبت لأول مرة إلى دونغقوان،أنا قلقت من احتمال الاكتئاب جراء قضاء الكثير من الوقت مع العمال. |
| Çok lezzetli, besleyici ve Kasghar'a gittiğimde öğrendiğime göre gıda atıklarına karşı olan tabularını sembolize ediyor | TED | إنه لذيذ و مغذي، وكما علمت عندما ذهبت إلى كاشقار، أنه يرمز إلى تحريمهم لتبديد الطعام. |
| Bana kızdığını biliyorum ama bilirsin "O gittiğinde güneş bile solar." Tamam mı? | Open Subtitles | أعلم بأنك غاضب مني ولكن أتعلم لاوجود لشروق الشمس عندما ذهبت حسنا ؟ |
| Karım bu sabah derlemek toplamak için onun dairesine gittiğinde, gerdanlığı çöp sepetinde görmüş. | Open Subtitles | عندما ذهبت زوجتى هذا الصباح لترتيب شقته لاحظت الطوق فى سلة المهملات |
| İddiaya girerim dün gece eve gittiğinde cehennem gibi bir gece geçmişti değil mi Michael? | Open Subtitles | أخمن أنك مررت بليله عصيبه بالامس عندما ذهبت إلى المنزل |
| Yaklaşık 11 yaşımdayken ilk meditasyon dersime gittim. | TED | لقد كنت في 11 من العمر عندما ذهبت لحضور درس التأمل الأول |
| Bir dakika içinde nedenini anlayacaksınız, çünkü Eileen'e görmeye gittiğim zaman, inşa etmek istediğimi söylediğim şeydi bu. | TED | سنعرف لماذا هذا خلال دقيقة، لأنني عندما ذهبت للقاء آيلين، هذا ما قلت أنني أريد بناءه. |
| Bana anlattığına göre, okula giderken mekanik çizim yapmak isteyen tek kız kendisiymiş. | TED | أخبرتني بأنها عندما ذهبت للمدرسة، كانت الفتاة الوحيدة أبدًا التي اختارت لتقوم بالرسم الصناعي. |
| Geçen akşam Heidi Klum ile dışarı çıktığında harap oldum ben! | Open Subtitles | شعرت بحزن الليلة الماضية عندما ذهبت في تاريخ مع هايدي كلوم. |
| Dışarı çıktığımda, yerde cesetler gördüm. | Open Subtitles | , عندما ذهبت للخارج رأيت جُثثاً ملقاة على الأرض |
| Ben burada yokken gelmiş olabilir. | Open Subtitles | ربما كانت هنا مبكراً عندما ذهبت , لذا لا أعرف |
| Yaban arısı toplamak için batıya gittiğimde öğrendim. 11 aylığına gitmiştim. | Open Subtitles | إعتدت على الأمر عندما ذهبت إلى الغرب لجمع الغال ، ذهبت لمدة 11 شهراً |
| Dün gece yatağa yattığında bir şeyler karıştırdığını sezmiştim. | Open Subtitles | كنت أحسب بأن شيئاً ما استحوذ على عقلها عندما ذهبت إلى الفراش الليلة السابقة |
| Bu sabah tuvalete girdiğimde de kan vardı. | Open Subtitles | كان هناك دماء عندما ذهبت للحمام هذا الصباح |
| - Toplanıp yeni ofise gittiğinizde ve beni davet etmediğinizde hiçbir şey demedim. | Open Subtitles | عندما ذهبت انت و الرفاق الى المكاتب الجديده ولم تدعونى لم اقل شئ |
| Eşim Ross ve ben, ikinci sonogramıma gittiğimizde, ikizlerime üç aylık hamileydim. | TED | كنت حامل في توأم في الشهر الثالث عندما ذهبت وزوجي روس إلى فحص الموجات الصوتية الثاني لي |
| Bankaya gittiğin zaman paraya ihtiyacımız oluşunu onlara hangi nedenle açıkladın? | Open Subtitles | عندما ذهبت للمصرف ما الحجة التى اخبرتهم بها حول احتياجنا للمال ؟ |