| Doğduğunda, buna yemin etmiştim. | Open Subtitles | هذا هو الوعد الذي وعدتك به عند الولادة ، يا أبني. |
| Bir zenci bebek Doğduğunda 300 dolar eder. Ekonomik güvence tam da burada. | Open Subtitles | رضيع زنجي يساوي 300 دولار عند الولادة ذلك هو الأمن الاقتصادي |
| Doğduğunda yalnızca 2 kilo 800 gramdı. | Open Subtitles | كان وزنه 6 بواندات عند الولادة |
| Yanılma payı küçük. Buraya doğumda ortalama yaşam süresini koyuyorum. | TED | هامش الخطأ ضيق. وهنا أضع متوسط العمر المتوقع عند الولادة |
| 2012 yılında siyahi bir kadın doğum sırasında beyaz bir kadına göre 10 kat fazla ölme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. | TED | امرأة ذات بشرة سوداء في سنة 2012 واجهت خطر الوفاة أكثر من 10 مرّات عند الولادة مقارنة بامرأة ذات بشرة بيضاء. |
| Endişelenme! Gülme kasları doğuştan sonra alınmış. | Open Subtitles | لا تقلق، فقد أزيلت عضلات الابتسامة عنده عند الولادة |
| Keseli yavrular doğduklarında o kadar hassas ve küçüklerdir ki gelişimlerine annelerinin keselerinde devam etmek zorundadırlar. | TED | عند الولادة تكون صغار الجرابيات صغيرة جدًا وضعيفة. لذلك يجب عليهم مواصلة فترة نموهم في جراب الأم. |
| Doğduğunda gözleri gayet iyi gören bir çocuğu alır ve onu beş yıl boyunca karanlık bir odada tutarsanız çocuk hayatının geri kalanı boyunca kör olur çünkü görme devrelerinin gelişimi için ışık dalgaları şarttır ve onlar olmadan, çocuk Doğduğunda mevcut ve etkin olan temel devreler dahi körelir ve ölür, yeni sinir devreleri de gelişmez. | Open Subtitles | سوف تتطور على النحو الأمثل والأخرى التي لا تتلقى تلك المؤثرات إما أنها لا تتطور بالشكل الأمثل أو لا تتطور أبداً. إذا أخذت طفلاً مبصراً بشكل مثالي عند الولادة |
| Ve Doğduğunda ahlağını aldırmış. | Open Subtitles | عيب خلقي عند الولادة |
| Doğduğunda 635 grammış. | Open Subtitles | رطل و4 أونصات عند الولادة. |
| Küçük Lotus Doğduğunda sana verdiğimiz isimdi. | Open Subtitles | لوتس) الصغير كان الاسم الذي) تم تسميتك به عند الولادة |
| Doğduğunda Kadın Olduğu Belirlenmiş. | Open Subtitles | " سُجلت أنثى عند الولادة" |
| Bir bebek doğumda lanetlendi. İyi ve kötünün çetin savaşı. | TED | طفلة ملعونة عند الولادة. معركة شرسة بين الخير والشر. |
| doğumda ölüm oranı yüzde iki buçuktan fazlaydı. | TED | معدل الوفيات عند الولادة أكثر من أثنين ونصف في المائة. |
| Urrone'lara doğumda milyonlarca nanit verilir çünkü çok fazla bilgiyi oldukça çabuk öğrenmemiz gerekir sinirsel yollar kurulmadan önce. | Open Subtitles | أوررونيس يعطى ملايين أكثر للنانويت عند الولادة لأننا نتطلّب تعلّم كميات واسعة من المعلومات بسرعة قبل تأسس الممرات العصبية |
| Üzülerek bildiririm ki, efendim doğum sırasında komplikasyonlar oldu, efendim. | Open Subtitles | نعم يا سيدي يؤسفني إخبارك أن زوجتك مضاعفات عند الولادة |
| Sanıyorum bu doğru kombinasyonu doğum sırasında edindiğimizi öğrenmek sizi şaşırtmayacaktır. | TED | وأتوقع أنها لن تفاجئك لتتعلم أننا نكسب أن مزيجاً صحيحاً بالفعل عند الولادة. |
| Mösyö, Fransa'da böyle yaratıkları doğum sırasında boğacak veya... | Open Subtitles | يا سيدي , لا بد وأن هناك قانوناً في فرنسا يقضي بالقضاء على تلك الأشياء عند الولادة.. ـ |
| Bazı doğuştan hastalıklı bebeklerde bulunan deliklerden değil mecazi anlamda bir delik. | Open Subtitles | لا أقصد ثقب حرفياً كالذي تجده عند بعض الأطفال المشوهين عند الولادة .و لكن أقصد مجازاً |
| Bu adamlar doğduklarında seçiliyorlar- ...terk edilmiş çocuklar, yetimler- | Open Subtitles | يتم إختيار هؤلاء الرجال عند الولادة متخلى عنهم، أيتام |