| 20 dakika sonra El Dorado ile Palm'ın köşesinde buluşalım. | Open Subtitles | لاقني بعد 20 دقيقة عند تقاطع شارعي "ألدورادو" و "بالم". |
| 15 dakika içinde 5. ve 23. caddelerin köşesinde ol. | Open Subtitles | كُونوا عند تقاطع الشارع الخامس مع الشارع الـ23 بعد 15 دقيقة. |
| 301 ve İnterlake'in köşesinde ona bir türbe yapmışlar . | Open Subtitles | هناك ضريح له "عند تقاطع طريقي" 301 والانترلك |
| Tekrar ediyorum: Florence'la Vermont'un köşesi, VW'de cinayet. | Open Subtitles | أكرر، احتمال وقوع جريمة في سيارة " فولكس فاجن" زرقاء عند تقاطع فلورنس وفيرمونت |
| Kadın transfer edildiği sırada, bizimkiler Sepulveda ve National'ın kesişiminde araca pusu kurmuşlar. | Open Subtitles | بينما كانوا ينقلونها إلى الوحدة، قام رجالنا بكمين للسيارة عند تقاطع (سبيلوفيدا) و(ناشيونال) |
| Tren kaçırma derken, Broadham kavşağındaki şu korkunç köprüyü hatırladım. | Open Subtitles | الحديث عن تفويت القطارات يذكرني بالجسر السيئ عند تقاطع "برودهام" |
| Leington Caddesi 53. sokaktaki kazada beni otobüsten sen çıkardın. | Open Subtitles | أنت نقلتنى من الحافله 424 بعض تصادم عند تقاطع ليكسجتون وشارع 53 |
| Tüm birimler aklınızda bulunsun, şüphe yaya ve en son Marshall ve East Lyon kavşağından kuzeye giderken görülmüş. | Open Subtitles | بلاغ لجميع الوحدات المشتبه به على اقدامها تم رؤيتها لأخر مرة تتجه شمالا عند تقاطع مارشل و ايست ليون |
| Üçüncü cadde ile K Sokağı'nın köşesinde bir tür depo var. | Open Subtitles | انهم في مستودع ما انه عند تقاطع الشارع الثالث وشارع "كيه" في تلك المنطقة |
| "Lankershim ve Roscoe'nun köşesinde buluşalım." | Open Subtitles | " 'قابلني عند تقاطع 'لانكرشيم' و'روسكو " |
| - Hiçbir şeye ta ki polisleri arayıp Lankershim ve Roscoe'nun köşesinde arabasında çıplak duran biri var diyene kadar. | Open Subtitles | لا شيء، حتى أتصل بالشرطة وأخبرهم بــأنه هنــاك رجل عـارٍ في سيـارته عند تقاطع "لانكرشيم" و"روسكو". |
| Sekizde Dearborn ile Maple'ın köşesinde buluşalım. | Open Subtitles | قابلني عند تقاطع شارعي"ديربورن"و"مايبل" الساعة 8. |
| Millet, bizimle Wilshire ve Morell'in köşesinde buluşun, mümkün olduğunca çabuk. | Open Subtitles | يا رفاق ، قابلونا عند تقاطع "ويلشاير" و "موريل" في أسرع وقت ممكن. |
| 12-A-63, Florence'la Vermont'un köşesinde mavi VW'da muhtemel cinayet. | Open Subtitles | آدم 12-63، هناك أحتمال وقوع جريمة في سيارة " فولكس فاجن" ...عند تقاطع فلورنس وفيرمونت. |
| Brussels ve Aachen Caddelerinin köşesinde bir büfem var. | Open Subtitles | لدي كشك عند تقاطع (شارع (بروسلس) بشارع (آيشن |
| Fuar ve Euclid köşesi'ne inşa edilmesi istenen bu mimari iğrençlik hakkında endişeleri olabilecek ve karşı çıkmaya en az komşuları kadar hakkı olan bir toplum üyesisiniz. | Open Subtitles | انت عضو في المجتمع ويحق لك مثل كل جيرانك ان تتخوف من المبنى الخرساني البشع "المقترح بناؤه عند تقاطع شارع " إكسبوزيشن "وشارع " يوكليد |
| Camden ve 3'ün köşesi. | Open Subtitles | عند تقاطع (كامدن) والجادة رقم 3. |
| Şu an Delgado ve 25. Cadde kesişiminde. Ama onu kaybetmek üzereyiz. | Open Subtitles | إنّه عند تقاطع شارع (ديلجادو) والجادة الـ25 الآن، لكننا على وشك أن نفقده |
| Sen hepsinin kesişiminde bulunuyorsun. | Open Subtitles | .أنتِ عند تقاطع كل شيء |
| Tren kaçırma derken aklıma Broadham kavşağındaki şu korkunç köprü geldi. | Open Subtitles | الحديث عن تفويت القطارات يذكرني بالجسر عند تقاطع "برودهام" |
| Trafik lambalarından önceki ilk sokaktaki handayız. | Open Subtitles | عند تقاطع سويهيروتشو. في الزقاق الاول |
| 256, Cheongdam-dong kavşağından olay mahalline doğru harekete geçti. | Open Subtitles | دورية 256 عند تقاطع "شيونغدام دونغ" تتحرّك نحو الموقع. |