| Ne şampiyon olmak, ne de gerçek bir kardeş olmak hakkında bir bok bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلم شيئاً عن كونك بطل، أو كونك أخ حقيقي |
| Felçli olmak hakkında konuşmaya hazır mısın? | Open Subtitles | هل أنت مستعد للتحدث عن كونك تعاني من شلل الأطفال؟ |
| Hiçbir şey bilmiyorsun. Bu yüzden biliyormuş gibi davranmayı bırak. | Open Subtitles | إنكِ لاتعرفين شيئاً فـ توقفي عن كونك تعرفين كل شيء. |
| O zaman yıldız olmayı ve konuklarına figüranlarmış gibi davranmayı bırak. | Open Subtitles | ثم توقفي عن كونك نجمة ومعاملة ضيوفك كمساعدين لك بالتمثيل. |
| Problemin bir parçası olmayı bırak ve telsizi öbür adama ver! | Open Subtitles | كف عن كونك جزءَ من المشكلةِ وأعدَ الرجل الآخر على الخط |
| O zaman keşiş-adam için çalışmayı bırakıp, kendin olmanın tam zamanı. | Open Subtitles | إنه الوقت لتتوقف عن كونك صبى كاهن و تصبح أحد الأبطال |
| Lana, kaleye gitmeden önce, aranızdaki bütün sorunları hallettiğinizi söylemişti ve ben Minnesota'da olduğun konusunda yalan söylemekten sıkılmaya başladım. | Open Subtitles | لانا قالت أنكما سويتما كل شيء قبل ذهابك إلى القلعة أنا تعبت من الكذب (من أجلك عن كونك في (مينيسوتا |
| Meraklı olmaktan vazgeç. Karımla aramızdakiler bizi ilgilendirir. | Open Subtitles | توقف عن كونك فضولياً، ما بيني وبين زوجتي يخصنا نحن فقط. |
| Son sene tamamen Cheerios olmakla ilgili olacak. | Open Subtitles | سنة التخرج هي عبارة عن كونك الأفضل في فريق المشجعات ونمذجة وحشيتي |
| Eşcinsel olmak hakkında yalan söyleyen sadece sen değilsin. | Open Subtitles | ليس الأمر فحسب حيال كذبك عن كونك مثليّ الجنس |
| Size bir şey söyleyeyim, Komiser, bir... bir yıldız olmak hakkında. | Open Subtitles | دعني أخبرك شيئاً عن كونك نجم شهير |
| Dedektif olmak hakkında ne biliyorsun ki sen? | Open Subtitles | هيه! أيها الفتى المترف, ماذا تعرف عن كونك محققاً؟ |
| Humphrey, dışlanmış olmak hakkında tam bir roman yazdın. | Open Subtitles | همفري) لقد كتبت رواية كاملة) عن كونك دخيل |
| Aptal gibi davranmayı bırak, bizimle işbirliği yap. | Open Subtitles | تَوقّفُ عن كونك غبي إبدأْ بمجاراتنا، فقط لَرُبَّمَا البعض مِنْ تامي |
| Sana o zamanda söylemiştim, şimdi de söylüyorum, bir ahmak gibi davranmayı kes. | Open Subtitles | أنا أخبرتك حينهاو أنا أخبرك الأن,توقف عن كونك أحمق؟ |
| Tanrım, Moris, bebek gibisin. Bir kız gibi davranmayı bırakacak mısın? | Open Subtitles | يا الهي , موريس انت طفل لعين هل توقفت عن كونك انثى ؟ |
| Sonra artık dostum olmayı bıraktın ve ardından bir daha benimle asla konuşmadın. | Open Subtitles | وبعد ذلك توقّفت عن كونك صديقتي ولم تتكلمي معي ثانية بعد ذلك أبدا |
| Zeki adam olmayı bırak da sabit disk ile ilgilen. | Open Subtitles | توقف عن كونك الرجل الحكيم، في فك تشفير القرص الصلب. |
| Başkan olmanın en hoş taraflarından biri de kimseye açıklama yapmak zorunda olmamaktır. | Open Subtitles | أكثر الأشياء أهمية عن كونك رئيساًَ أنك ليس مضطراً لتوضح نفسك لأي شخص |
| Anne, yeni çocuk olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmiyorsun. | Open Subtitles | أمي , ليس لديك أيّ فكرة عن كونك الفتى الجديد |
| Ve haklısın. Benden daha iyi olduğun konusunda. | Open Subtitles | -وأنت صحيح عن كونك رجل أفضل منّي |
| - Hazır olduğun konusunda anlaşmıştık. | Open Subtitles | لقد تحدثنا عن كونك مستعدة |
| Her zaman bu kadar akıllı olmaktan vazgeç. | Open Subtitles | يجب ان تتوقفي عن كونك ذكي طول الوقت, ضغط شديد. |
| - Hayır, sadece... daha önce koruyucu aile olmakla ilgili birşey söylememiştin. | Open Subtitles | -لا, أنا فقط الأمر ليس وكأنك تحدثت يوماً عن كونك أباً بالرعاية |