| Kendin hakkında da yazıyorsun, ve sizi bir araya getiriyorlar. | Open Subtitles | واكتبى شيئا عن نفسك انهم يوفقون الطلبات ويجدوا لكى الشاب |
| Ya Kendin hakkında rüya görmüyor olsaydın da onun hakkında görüyor olsaydın? | Open Subtitles | ماذا لو لم تكوني تحلمين عن نفسك و لكنك كنتِ تحلمين به؟ |
| Gizem perden insin diye kendinden bahset de sana olan ilgim azalsın. | Open Subtitles | اخبريني المزيد عن نفسك لكي تصبحي اقل غموضاً وسأكون مهتمه اقلاً بك |
| Tanrı'm, kendinle ilgili çok yüksek fikirlerin var değil mi? | Open Subtitles | يا إلهي، لديكَ حقاً فكرة سامية عن نفسك أليس كذلك؟ |
| Bunu kendin için söylediğini farzedip özrün olarak kabul edeceğim. | Open Subtitles | سأختار ان افترض انك تتكلمين عن نفسك وسأعتبر هذا اعتذارا |
| - Pekala, geleceğiz. - Kendi adına konuş, Joseph. | Open Subtitles | ـ حسنا، سنكون هناك ـ تحدث عن نفسك يا جوسف |
| Merhaba, Harry. Neden Kendin hakkında biraz daha bilgi vermiyorsun? | Open Subtitles | مرحباً يا هاري, لم لا تخبرنا بالمزيد عن نفسك ؟ |
| Biliyor musun, bana hiç Kendin hakkında bir hikayeyi böyle anlatmamıştın. | Open Subtitles | لعلمكِ إنكِ لم تخبريني قصة .عن نفسك مثل ذلك من قبل |
| Biliyor musun, bana hiç Kendin hakkında bir hikayeyi böyle anlatmamıştın. | Open Subtitles | لعلمكِ إنكِ لم تخبريني قصة .عن نفسك مثل ذلك من قبل |
| Bence Kendin hakkında yazmaya çalışıyorsun Ve konuyla ilgili hiçbir fikriniz yok. | Open Subtitles | أعتقد أنّك تحاولين الكتابة عن نفسك وليس لديك أي فكرة عن الموضوع |
| Oh, bana Kendin hakkında anlattığın bazı şeyler vardı ya, seni şu anda Dufton'da hayal edebiliyorum. | Open Subtitles | أوه , أشياء من قبيل تلك التي سبق و أن أخبرتني بها عن نفسك , أنا لا أستطيع أن أراك كما لو |
| çok memnun oldum bana kendinden bahset dul, bir çocuklu, bir çalışan çocuklu ve sen? | Open Subtitles | هل تودين تناول الحبوب معي؟ يسرّني ذلك إذاً، حدّثني عن نفسك |
| Sen, oaradaki! Midesini tutan. Ayağa kalk ve bize kendinden bahset. | Open Subtitles | انت هناك , يا من تتلمس آلام معدتك قف وقل لنا شيئا عن نفسك |
| En azından, kendinle ilgili bir şeylerin farkına varacaksın. | Open Subtitles | أسوأ شئ ممكن أن يحدث هو أنك ستتعلم شئ ما عن نفسك |
| Sana, kendinle ilgili bir soru sorduğumda gözünde o bakış oluyor. | Open Subtitles | وكلما سألتك عن نفسك اعتلت وجهك تلك النظرة الغريبة |
| - Hayır, teşekkürler, biz tokuz... - kendin için konuş. | Open Subtitles | ـ لا شكرا نحن بخير ـ هيا، تكلمى عن نفسك |
| - Ölümcül Keşişler. Eylenceli olmalı. - Kendi adına konuş. | Open Subtitles | رهبان قتله، سيكون هذا ممتعاً تحدثي عن نفسك |
| Sen kendine katı, kuralcı bir adam imajı çiziyorsun ama ben erkek tapınağında, gerçek seni gördüm, sıra dışıydın. | Open Subtitles | لديك تلك الصورة عن نفسك مثل شاب مُتزمت لكني رأيتك تتصرف على سجيتك في بيتي و كان هذا رائعاً |
| Asla kendinden bahsetmiyorsun. Ne iş yaparsın ? | Open Subtitles | لم تقل أي شيء عن نفسك الليلة السابقة، ماذا تفعل في حياتك؟ |
| Bana biraz kendinden bahsetsene. | Open Subtitles | أذا ، أخبرني عن نفسك قليلاَ هل أبد أن تزوجت؟ |
| Terapiye başladın başlayalı tek yapabildiğin kendi hakkında konuşmak. Peki ya ben Marge? | Open Subtitles | منذ أن بدأتي المعالجة ، فكل ما تفعليه هو التحدث عن نفسك |
| Senin hakkında, daha önce hiç aklına gelmeyen pek çok şey söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع إخبارك بالعديد من الأمور عن نفسك والتي لم تدرك أنت حتى وجودها بك |
| - kendi adınıza söylemek istediğiniz bir şey var mı? | Open Subtitles | ـ أخبرها ـ ألديك ما تقوله نيابة عن نفسك ؟ |
| Savaş alanında kendini savunmak zorunda kalacağını varsayarsak, buna var mısın? | Open Subtitles | بافتراض انك ستضطر الي الدفاع عن نفسك,هل أنت آهل لذلك ؟ |
| Pekale Bay Wilson, baştan başlayın ve bize biraz kendinizden bahsedin. | Open Subtitles | والآن يا سيد ويلسون احكى لنا كل شئ عن نفسك. |
| Demek istediğim... bakın, bir aktör tarzıyla kendinizi ifade etmelisiniz. | Open Subtitles | سأقول ... يجب أن تعبر عن نفسك كما يفعل الممثل |
| Dördüncü kolon hikâyenizi anlatmak, kendinize kendinizle ilgili anlattığınız hikâye. | TED | الركيزة الرابعةُ هي رواية القصص، القصص التي تخبربها لنفسك عن نفسك. |