| - Evet. Senin gibi biri onunla ne yapıyor? Kahvaltıda kola içtiğini sanıyordum. | Open Subtitles | رجل مثلك يشرب مثل هذه الأشياء أعتقد أنك تشرب مياه غازية على الفطور. |
| Yasal: kola Şişesi. Talep: Bonibon. | TED | قانوني: قارورة كولا غازية الطلبية: شوكولاتة إم أند إمز |
| Bu kutularda sedece soda olduğunu söyle bana. | Open Subtitles | فليخبرني احد ان تلك العلب ليست سوى مياه غازية |
| İzliyorum, öğreniyorum ve soda çalıyorum. | Open Subtitles | أنا أشاهد .. أتعلم .. وأسرق علبة مياه غازية |
| Şu işe bak. Haftada sekiz hamburger ve bir kasa gazoz satıyoruz. | Open Subtitles | انظر لحالنا ، نحن نبيع ثمان شرائح لحم أسبوعيا ، وصندوق مياه غازية |
| Gülümsersen sana bir gazoz getirebilirim. Tabii annen izin verirse. | Open Subtitles | ابتسم ساحضر لك مياة غازية بعد اذن والدتك |
| Sıcaklığına bağlı olarak sıvı, katı veya Gaz olabilir. | TED | اعتمادا على درجة الحرارة، يمكن أن يكون سائلة أو صلبة أو غازية. |
| Bir kola şişesini kırmak neredeyse imkansızdır. | TED | فإن كسر زجاجة مياه غازية يعد شبه مستحيل |
| Katı olduğundan, sadece bir delik olduğundan ve bunun normal bir kola şişesi olduğundan emin ol. | TED | تأكدي من صلابتها، هنالك ثقب واحد فهي زجاجة مياه غازية عادية |
| Neden bir kola alıp karavana getirmiyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تحضر إلي مياه غازية عند المقطورة؟ |
| Büyük bir tütün şirketiyle kola şirketi birleşip meyve aromalı oksijen satacaklarmış. | Open Subtitles | بشكل اوضح,تبغ كبير مياه غازية كبيرة من هذه البطاقة سوف نبيع. اوكسيجن بطعم الفواكهة |
| kola ile pisco, Chile halkı buna bayılır. | Open Subtitles | إنه مخفوق كحول ومياه غازية. الشعب الشيلي يحبه. |
| O benim karım değil. Hadi bana bir soda getir. | Open Subtitles | هذه ليست زوجتي إذهبي وأحضري لي مياه غازية |
| O hayvanlar soda tankına bomba koymuş. | Open Subtitles | المتوحشون وضعوت قنبلة في علبة مياة غازية |
| Tamam, bir soda limon lütfen. | Open Subtitles | بينغ,هلا احضرت لي مياها غازية مع ليمون, رجاء؟ |
| Aslında içi üç çeşit şurup ve soda doluydu. | Open Subtitles | لكنه كان ثلاثة أنواع من الشراب ومياه غازية |
| Sence bunun nedeni babamın Yunanlı bir gazoz imalatçısı olması mı yoksa benim bir Amerikan casusu olmam mı? | Open Subtitles | الآن، هل تعتقد أن ذلك بسبب كون أبي صانع مياه غازية يوناني أو بسبب كوني جاسوساً أمريكياً؟ |
| Eski bir gazoz fabrikası varmış. Bize yalan söyledin. | Open Subtitles | انه فقط مصنع مشروبات غازية قديم لقد كذبت علينا |
| Peki gizli nükleer silah tesisi olarak eski bir gazoz fabrikasını seçer miydim? | Open Subtitles | الآن, هل سأختار مصنع مشروبات غازية كونه منشأة سرية لأسلحة نووية؟ |
| Sonuç olarak, büyük ve yoğun Gaz topları biçimlendi. Kendi kütleçekimleri nedeniyle büzüşüp, içten içe ısındılar. | TED | في آخر الأمر، تكوَّنت كُرات غازية عالية الكثافة، مُنكمشة بفعل قوة جاذبيتها والحرارة التي بداخلها. |
| Bu yedi gazlı içeceğe ek olarak su ve meyve suyu getirdiğim zaman, işte o zaman üç tane seçim şansına sahip olduklarını algıladılar-- meyve suyu, su ve gazlı içecek. | TED | وعندما اضفت الماء .. او العصير الطبيعي الى السبع انواع قالوا انها اصبحت 3 خيارات عصير .. ماء .. مياه غازية |
| tekrar ve tekrar, bu yedi farklı gazlı içeceği, yedi tane seçim değil de tek bir seçim olarak algıladılar: gazlı içecek ya da değil. | TED | وتباعا قال الجميع ان الانواع السبع من المياه الغازية ليست سواء نوع واحد اما هي مياه غازية .. او لا |
| Eş zamanlı olarak yedi farklı kıtaya giden alkolsüz içecek reklâmı. | Open Subtitles | إعلانات مياه غازية تعرض في نفس الوقت في سبع قارات مختلفة. |
| Kaçan balıklar, istilacı türler olarak yerel ekosistemleri bile bozabilir. | TED | كما يمكن أن تسبب الأسماك الهاربة اضطرابًا في النظم البيئة باعتبارها أنواعًا غازية. |