| Sorun şu ki Bayan Carver, kocanız Belle'e hâlâ çok kızgın. | Open Subtitles | الموافقة، المشكلة، السّيدة كارفير، بأنّ زوجك ما زال غاضب جدا مع بيل. |
| Seni görmeyecek. Seni buraya getirdiğim için çok kızgın. | Open Subtitles | هو لن يراك، وهو غاضب جدا لاني احضرتك الى هنا |
| Eski karılarına o kadar kızgınsın ki... - ...hayatına devam edemiyorsun. | Open Subtitles | انت غاضب جدا من زوجاتك السابقات لا يمكنك ان تتقدم |
| Neden bize bu kadar kızgınsın? | Open Subtitles | ..لمَ أنت غاضب جدا منا؟ |
| Başka bir değer için çok yaşlı, çok uzun, Çok sinirli ve tehlikeliydi. | Open Subtitles | قديم جدا، طويل جدا، غاضب جدا وخطير أن تكون له أي قيمة أخرى. |
| Rahiplerin açtığı kuşların içi yeşil ve iğrenç kokuyor. İmbra çok öfkeli. | Open Subtitles | يفتح الكهنة الطيور طازجة داخل و نتن مروع , لمبرا غاضب جدا |
| çok kızgınım. Çok kızdım. | Open Subtitles | انا غاضب جدا انا اشعر بانى غاضب جدا |
| Verdikleri ilacın işe yaraması gerekiyordu, ama niye bu kadar kızgın olduğunu anlayamıyordum. | Open Subtitles | الدواء التي أعطاها ينبغي أن يكون قد تساعد، لكنني لم أستطع أن أعرف ما يجعلها غاضب جدا. |
| Niçin bu kadar sinirli olduğunu sana söyleyim, tamam mı? | Open Subtitles | إستمع سأقول لك لماذا أنت غاضب جدا الليلة حسنا؟ |
| Buradayım çünkü burada kalan biri, Duma ailesine çok kızgın. | Open Subtitles | أنا هنا لأن الرجل الذي في هذا الموتيل غاضب جدا من عائلة دومان |
| Ama buradaki ruhlar çok kızgın ve burada ölmüş bu ruhlar, acı çekmeye devam ediyor. | Open Subtitles | لكن الروح في هذا المكان غاضب جدا... ... والأرواحالتيماتتهنا واصل المعاناة. |
| O halde, şu anda kendine çok kızgın olmalısın. | Open Subtitles | حسنا, لابد أنك غاضب جدا من نفسك الان |
| Babam çok kızgın, Porsche'ı söyledim. | Open Subtitles | إن والدي غاضب جدا لقد حطمت سيارة البورش |
| Neden bu kadar kızgınsın? | Open Subtitles | لماذا أنت غاضب جدا ؟ |
| - Niçin Tanrı'ya bu kadar kızgınsın? | Open Subtitles | -لماذا أنت غاضب جدا من الرب؟ |
| Isaac. Bay Klastow arıyor. Çok sinirli. | Open Subtitles | إيزاك, لقد حصلت على أستاذ كلاستو , إنه غاضب جدا |
| Şu an Çok sinirli olduğunu biliyorum ama söylediklerimi sakince dinlemen gerek. | Open Subtitles | أعلم بأنك غاضب جدا الان لكن استمع بهدوء لما سأقوله |
| Burada gözlenen şiddet düzeyi bunları çok öfkeli bir kişinin yaptığını gösteriyor. | Open Subtitles | مستوى العنف وإسراف هنا... يقترح العمل فرد غاضب جدا. أو أفراد، |
| Hüküm giymiş suçlu Doktor Işık'ın yine hapisten kaçması ve etrafa ölüm saçmasından dolayı toplum çok öfkeli. | Open Subtitles | الرأي العام غاضب جدا بسـبب أن الدكتور (لايت) تصاعد التوتر بين دولتي (بيالا)و(بوكوليستان) الى أعلى مستوى |
| çok kızgınım. Çok, çok kızgınım. | Open Subtitles | أنا غاضب جدا ، أنا جد ، جد غاضب |
| Bu kadar kızgın olmasının sebebi bu. | Open Subtitles | ولهذا فإنه غاضب جدا |
| Buradaki atmosferi sen yaratıyorsun. Aaron'a Travis niye bu kadar sinirli diye sormayı bir dene bakalım. | Open Subtitles | الآن، لما لا تسأل "هارون" ماذا قال "ترافيس" مما جعله غاضب جدا |
| Bay McCallum oldukça öfkeli ve bu duruma üstlerinizin el atmasını istiyor. | Open Subtitles | السّيد مكالم غاضب جدا وهو يريد اي يعالج هذا الشيء بأعلى سلطة ممكنة |