| Kalabalığa karışıp Yemeğini alıp geri geliyorsun. | Open Subtitles | هيا، تعلم أني أكره التجمعات بعد أن تحصل على غذائك عد ثانياً |
| Lütfen hayatım, bari bugün yapma. Yemeğini ye. O tür şeyleri sevmiyor. | Open Subtitles | رجاءً ليس اليوم با "درين" كلى غذائك حسناً؟ |
| Oh, hayır. Üzgünüm. Yemeğini unuttum. | Open Subtitles | كلا، آسف جدا، لقد نسيت غذائك |
| Kısa bir çatışmadan sonra Savoy'da Öğle yemeğinde olacaksınız. | Open Subtitles | مناوشة بسيطة ثم تتناولين غذائك بعدها فى السافوى |
| Öğle paydosunuzda, Motel 6'da buluştuğunuzu biliyorum. | Open Subtitles | اعرف انكم كنتم تتقبلان فى الفندق عند استراحة غذائك |
| - Yemeğine dokunmadın bile. | Open Subtitles | -لقد مسست غذائك بالكاد -لا احب اللحمه كثيرا |
| Oh, hayır. Üzgünüm. Yemeğini unuttum. | Open Subtitles | كلا، آسف جدا، لقد نسيت غذائك |
| Lanet Yemeğini kendin al. | Open Subtitles | أشتر غذائك الخاص |
| Yemeğini yedin. | Open Subtitles | كان عندك غذائك. |
| Amca! Yemeğini unutmuşsun. | Open Subtitles | عمي لقد نسيت غذائك. |
| Todd,dostum,Yemeğini çiğnemek zorundasın. | Open Subtitles | تود، يجب أن تمضغ غذائك |
| Yarınki Öğle Yemeğini onayladım. | Open Subtitles | لذلك اعددت غذائك للغد |
| Her zaman Öğle yemeği paranı ayakkabında saklamalı ama bir kısmını da cebinde taşımalısın. | Open Subtitles | حسناً, ضع أموال غذائك في حذاؤك دائماً لكن ضع بعض الفكّة الزائدة في جيبك |
| Sen Öğle yemeğindeyken bir kopyasını yaptım. | Open Subtitles | لقد نسخت فيلمك الخاص بينما تأخذين غذائك |
| Daha sonra Colette'le yiyeceğin Öğle Yemeğine odaklanabiliriz. | Open Subtitles | الان يمكننا ان نركز علي غذائك مع كولييت |
| Buradaki üçüncü Öğle yemeğinde, ...bunu sana vermek üzere. | Open Subtitles | في بداية غذائك الثالث هنا سأعطيكِ هذه |
| Üç: Lütfen Öğle yemeğinizi yemek için çatıya çıkmayın." | Open Subtitles | -من فضلك لا تصعد على السقف لتناول غذائك |