| - odanda bir şey bulamaz. | Open Subtitles | أنت لا تَستطيعُين ايجاد أيّ شئ في غرفتِكَ |
| Bu yüzden ben buradayken odanda olacaksın. | Open Subtitles | لِهذا أنت يَجِبُ أَنْ تَبْقى في غرفتِكَ بينما أَنا حول. |
| Hiçbir zaman evine gitmedim hiç odanda oynamadım hiç banyonda kusmadım veya makyaj setini kullanmadım ya da elbiselerini kendi üstümde denemedim. | Open Subtitles | لم ألعب في غرفتِكَ لم أتقيأ في حمّامِكِ أَو إستعملت أدواتكِ التجميلية أَو جربت ملابسِكِ عليً |
| Annen her gece odana girdiğimi biliyor mu? | Open Subtitles | هل ناسُكَ يَعْرفونَ جِئتُ إلى غرفتِكَ كُلَّ لَيلة؟ |
| Geleli iki hafta olmadı ve ben odana girdim. | Open Subtitles | أنت حتى لَمْ تكن هنا من إسبوعان وأَنا في غرفتِكَ. |
| Cuma günü, kendini odana kilitlemiştin.. | Open Subtitles | الجمعة، عندما كَانَ عِنْدَكَ الناسُ إنتهى، قَفلتَ نفسك في غرفتِكَ |
| Sana odanı süslemen için bir şey getirdim Sam. | Open Subtitles | جلبت لك حاجة لتَأَنُّق غرفتِكَ بها، يا سام |
| odanda bir şeyler oluyor. Ama neden sen geldiğinde kimse yoktu? | Open Subtitles | ـ اسمعي، هناك شيء في غرفتِكَ لم أُخبرك به ـ لا شيء في غُرفتي |
| - odanda, beysbol sopanın yanında. | Open Subtitles | هو في غرفتِكَ على بجانب مضاربِ البيسبولِ الخاصة بكِ. |
| odanda küçük bir yatağım var. | Open Subtitles | أنا عِنْدي سرير صغير في غرفتِكَ. |
| Sonra da buluşuruz odanda. | Open Subtitles | ويُمْكِنُ أَنْ نتقابل في غرفتِكَ. |
| Hesaplarıma göre, bu senin odanda, seninle kalacak ve Rani'nin kapısını çalacak. | Open Subtitles | بموجب حساباتي هو سَبقبم مَعك في غرفتِكَ... ويدق بابِ راني |
| - Özür dilerim, özür dilerim. - Seni çağırana kadar odanda kal. | Open Subtitles | ابقى في غرفتِكَ حتى أَستدعيك- حسناً ديل، حسناً- |
| odana git ve ödevlerini yap. | Open Subtitles | إذهبْ إلى غرفتِكَ ويَعْملُ واجبكَ المدرسي. |
| Küçük kardeşimin bebek telsizini odana koyduk. | Open Subtitles | حَصلت على مراقبِ أختك الطفله الصغيرة الموضوع في غرفتِكَ |
| Sen odana git. Ben hallederim. Hayır, anne. | Open Subtitles | يُمْكِنُ أَنْ تَذْهبَي إلى غرفتِكَ أنا استطيع تولي هذا |
| Motel sahibi, odana gelip kıyafetlerini alıp... | Open Subtitles | مالك الفندقَ لا يَأتي إلى غرفتِكَ ويلتقط ملابسك |
| odana git. Sen de. | Open Subtitles | إذهبْي إلى غرفتِكَ و أنت أيضاً |
| Onu odana bırakmaya gidiyorum. | Open Subtitles | سَأَذْهبُ وَضعتُها أسفل في غرفتِكَ. |
| Teyze, odanı göstereyim. | Open Subtitles | العمّة , يُشوّفُك إلى غرفتِكَ. |
| Gel, odanı göstereyim. | Open Subtitles | تعال، أنا سَأُشوّفُك إلى غرفتِكَ. |