| yatak odası yukarıda, Tüm gökyüzü bizim olacak. | Open Subtitles | يمكننا وضع غرف النوم في الأعلي, والحصول علي كل المساحة. |
| yatak odası küçük ama oldukça temiz ve rahat. | Open Subtitles | .. إنّ غرف النوم صغيرة .. لكنّهم نظيفون جداً ومُريحون .. |
| Kızlar ve Yatak odaları konusunda o kadar deneyimli değilim. | Open Subtitles | ليس عندى خبرة كبيرة عندما تتعلق الأمور بالبنات و غرف النوم |
| İlk kat depolamak için sonraki katlarsa Yatak odaları. | Open Subtitles | غرف الطابق الأول وتستخدم لاغراض التخزين والطوابق العليا هي غرف النوم |
| Öyleyse neden size yatak odalarını göstermiyorum? | Open Subtitles | .. لديه بالفعل صديق إذن لمـا لـاـ أُريكم غرف النوم ؟ |
| Bunlar yatak odalarına, koridorlara ve büyük salona açılıyor. | Open Subtitles | انها في غرف النوم والاستديو والقاعة الكبيرة |
| Yatak odalarının birinde bir keçiyle tavana yapıştırılmış bir rehin buldum. | Open Subtitles | لقد وجد عنزه في احد غرف النوم والقسم كان ملصق علي السقف |
| Küçük Liebgott'lar için bir sürü yatak odası olan kocaman bir ev alacağım. | Open Subtitles | ثم اشتري بيتا كبيرا به العديد من غرف النوم غرفه لكل "ليبجوت" صغير |
| Aklımda kalan, yarım düzine yatak odası... | Open Subtitles | منذ كنت هناك لكن ما أتذكره نصف دستة من غرف النوم حمام سباحة و ملعب تنس |
| Uzaklarda bir yerlere uzanıp, bir yatak odası büyüklüğünde her tarafı asmalarla bezenmiş küçük bir açık alana geldim orada uyuyakalmış bir adam buldum vay canına! | Open Subtitles | لقد نقبت بشأن مكان ووجدت رقعة صغيرة كانت مثل غرف النوم الكبيرة معلق بها النباتات ووجدت رجلاً نائماً |
| Uzaklarda bir yerlere uzanıp, bir yatak odası büyüklüğünde her tarafı asmalarla bezenmiş küçük bir açık alana geldim orada uyuyakalmış bir adam buldum vay canına! | Open Subtitles | لقد نقبت بشأن مكان ووجدت رقعة صغيرة كانت مثل غرف النوم الكبيرة معلق بها النباتات ووجدت رجلاً نائماً |
| Alt kat çok kötü durumda değil. Yatak odaları fena halde. | Open Subtitles | إنهُ ليس سيئٌ جداً في الطابق السفلي، غرف النوم قاتلة |
| ve bilirsin, evlerde Yatak odaları olur ve çocuklar orada yatarlar falan. | Open Subtitles | والمنازل فيها غرف نوم، والأطفال يعيشون في غرف النوم. |
| Yatak odaları ayrı ayrı, kuzey ve güneye ayrılıyor. | Open Subtitles | هناك الكثير من غرف النوم متفرعة شمالاً و جنوباً |
| Yatak odaları soğuktu, ısıtılmıyordu. | TED | كانت غرف النوم باردة. كانت غير مدفئة. |
| Biri şu kıza bir içki kapsın. Ona yatak odalarını göstermeliyim. | Open Subtitles | ليعطي احدكم هذه الفتاة شراب اريد ان اريها غرف النوم |
| Örneğin bu görselde Çin, Hollanda, Kuzey Kore, Fransa ve Birleşik Devletler'e özgü yatak odalarını görebilirsiniz. | TED | ويمكن أن نرى هنا من هذه الصورة، ونرى أيضا غرف النوم الصينية والهولندية، إلى جانب ما في كوريا الجنوبية، وفرنسا، والولايات المتحدة، مثلاً. |
| Yapılmış bil. Danny, yatak odalarını incele. | Open Subtitles | داني " افحص غرف النوم " إيدن " إنضمي إليه " |
| Bütün adaylar yatak odalarına gidebilir mi? | Open Subtitles | يمكن لجميع المرشحين يرجى تقريرا إلى غرف النوم. |
| Lütfen bütün adaylar yatak odalarına dönsün. | Open Subtitles | يمكن لجميع المرشحين يرجى تقريرا إلى غرف النوم. |
| Yatak odalarının yanında bu ideal olmayabilir | Open Subtitles | بجانب غرف النوم هذا ليس مثاليا |
| 3 yatak odalı evimizin 2 dönümlük arazisi... | Open Subtitles | البيت ذو غرف النوم الثلاتة محاط.. بـ500 هكتارا... |
| Adaylar, lütfen yatak odanıza gidin. | Open Subtitles | يمكن لجميع المرشحين يرجى تقريرا إلى غرف النوم. |
| Krediye imza atan yatak odasını seçer. | Open Subtitles | الشخص الذي وقّع على القرض له حقّ إختيار غرف النوم |
| Burada biraz kal, sonra yatakhaneye dön. | Open Subtitles | إجلس هنا قليلاً ثم إذهب إلى غرف النوم |
| İki kadın da yatak odalarında sarılı halde bulunmuşlar, | Open Subtitles | تم الحصول على المرأتين ملفوفين , ومتروكين في غرف النوم |
| Bu yatak odalarından, salonlardan, garajlardan, ucuz web kameraları ile, yarınların müthiş dansları çıkıyor. | TED | وهذه من غرف النوم والمعيشة والمرائب ، مع كاميرات انترنت رخيصة ، يكمن راقصوا الغد العالميين |