| Şimdilik en sağlam şüpheli bu Üvey kardeş, değil mi? | Open Subtitles | لكن لحد الآن الأخت غير الشقيقة هي أفضل مشتبه لدينا؟ |
| Liseyi bitirdikten sonra kız kardeşlerimi, Üvey kız kardeşimin yaşadığı Nairobi'ye götürdüm. | TED | عندما أنهيت مسيرة المدرسة الثانوية، نقلت أخواتي إلى نيروبي للعيش مع أختي غير الشقيقة. |
| Üvey ablam Gloria'ysa benim zihinsel üstünlüğümü anlamış ve bana olan saygısını sessizce gösteriyordu. | Open Subtitles | غلوريا، أختي غير الشقيقة الأخرى قد لاحظت ألمعيتي الفكرية وكانت تعاملني باحترام شديد |
| - Üvey kız kardeşim. Kötü Üvey kız kardeşin şimdi ne yaptı peki? | Open Subtitles | أختي غير الشقيقة وماذا تعني كلمة غير الشقيقة؟ |
| O yaşta niye sigorta yaptırıp varis olarak Üvey kız kardeşinizi yazarsınız? | Open Subtitles | لماذا يشتري مثل هذه البوليصة في مثل هذا العمر وسمى اخته غير الشقيقة |
| Muhtemelen de karısının Üvey kardeşiyle yattığı kadar karısıyla yatamıyor fakat bu bir çığ etkisi oluşturdu. | Open Subtitles | غالباً ليس كما حدث عندما ضاجع الأخت غير الشقيقة لزوجته ولكن تأثيره مستمر |
| Üvey kardeşinin göğüslerine sokulmuş bir bebeğe bakıp onu kıskandığını söyledin. | Open Subtitles | كنت تنظر لرضيع صغير يدفن رأسه في صدر اختك غير الشقيقة و كنت تقول انك تغار منه |
| "Kötü kalpli Üvey kardeş" dümenini yapalım. | Open Subtitles | دعونا نُجري خدعة الأخت غير الشقيقة الشرّيرة. |
| Belki istenmeyen Üvey kardeş olabiliriz ama biz de sana çalışıyoruz Charlie. | Open Subtitles | من الممكن ان نكون الاخت غير الشقيقة الحمقاء ولكني عملت لك ايضا شارلي |
| Kız, en azından Üvey kardeşi. | Open Subtitles | و الفتاة كانت على الأقل اخته غير الشقيقة |
| Üvey kardeşiz ama orası detaya giriyor. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا أختكِ غير الشقيقة لكنّها تفاصيل غير مهمّة |
| Kardeşinim... Üvey kardeş. Daniel Stinger benim babam. | Open Subtitles | أنا أختك ، غير الشقيقة ، والدي هو دانييل ستينغر |
| "Merhaba Joan. Ben Lin, Üvey kız kardeşin" gibi bir konuşma olurdu. | Open Subtitles | كانت لتصبح، مرحبا جون انا لين اختكِ غير الشقيقة |
| Üvey kardeşin seni kandırmış kullanmış ve bir kenara atmış olsa da, sonuç senin düşündüğün kadar trajik değil. | Open Subtitles | بعد ان قامت اختك غير الشقيقة بخداعكِ استغلتكِ وثم رفضتكِ انا ساقترح بان نهاية الامر |
| Beklenmedik dönüşünüzden önce Üvey kardeşinizle bir rakamda anlaşmıştık. | Open Subtitles | قبل عودتك غير المتوقعة اتفقنا على رقم مع أختك غير الشقيقة |
| Üvey kardeşim, Meg diş tellerinden kurtulmuştu | Open Subtitles | أختي غير الشقيقة ميغ فقدت سوارها |
| Ve işin aslına bakarsan o benim Üvey kardeşim, bu yüzden... | Open Subtitles | وإن قمت بالحسابات تكون أختي غير الشقيقة لذا... |
| Üvey kız kardeşimi yarı çıplak gördüm. | Open Subtitles | رأيت أختي غير الشقيقة نصف عارية. |
| Biliyorum. Üvey kardeşin. Bana anlattı. | Open Subtitles | اعرف هي اختك غير الشقيقة هي اخبرتني ذلك |