| Anlaşma pazarlığa açık değil. Anlaşma geceyarısına kadar. | Open Subtitles | وهذا المبلغ غير قابل للتفاوض تنتهى الصفقه فى منتصف الليل |
| - Hisse talebim pazarlığa açık değil. | Open Subtitles | طلبي للحصول على حصة غير قابل للتفاوض. |
| Bu tartışmaya açık bir konu değil. | Open Subtitles | الأمر غير قابل للتفاوض. |
| Bu tartışmaya açık bir konu değil. | Open Subtitles | الأمر غير قابل للتفاوض. |
| - Korkarım tartışılamaz. | Open Subtitles | ـ هذا غير قابل للتفاوض ـ من يتفاوض؟ |
| Ve ondan vazgeçmeyeceğim. Bu, Tartışmaya açık değil. | Open Subtitles | وانا لن أتخلى عنها وهذا غير قابل للتفاوض |
| Söyledigim miktarin pazarliga açik olmadigini anlamaniz gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تفهم تماماً أن ما أقوله هو سعر غير قابل للتفاوض |
| Parada pazarlık yapılmaz. | Open Subtitles | -السعر غير قابل للتفاوض . |
| Yani, bu konu pazarlığa kapalı. | Open Subtitles | لذا فان ذلك غير قابل للتفاوض |
| Söylediğim miktarın pazarlığa açık olmadığını anlamanız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تفهم تماماً أن ما أقوله هو سعر غير قابل للتفاوض |
| Ve bu konu pazarlığa açık değil! | Open Subtitles | و هذا الكلام غير قابل للتفاوض |
| pazarlığa açık değil. | Open Subtitles | غير قابل للتفاوض |
| Fiyat pazarlığa açık değil. | Open Subtitles | والثمن غير قابل للتفاوض |
| Hisse talebim pazarlığa açık değil. - Üzgünüm. | Open Subtitles | -طلبي بزيادة حصتيّ غير قابل للتفاوض |
| Phil'in dediği gibi, suç işledim, cezasını da çekeceğim ve bu tartışmaya açık bir konu değil. | Open Subtitles | وكما قال (فيل) فأنا ارتكبت الجريمة ويجب أن أدفع العقاب وذلك غير قابل للتفاوض |
| Phil'in dediği gibi, suç işledim, cezasını da çekeceğim ve bu tartışmaya açık bir konu değil. | Open Subtitles | وكما قال (فيل) فأنا ارتكبت الجريمة ويجب أن أدفع العقاب وذلك غير قابل للتفاوض |
| Ve bu tartışılamaz. | Open Subtitles | وهذا غير قابل للتفاوض أو فليساعدني الرب . |
| Bu tartışılamaz. | Open Subtitles | هذا غير قابل للتفاوض. |
| Tartışmaya açık değil bu. | Open Subtitles | على الأقل لمدة شهر أو اثنين، وقريبا هذا غير قابل للتفاوض |
| Bu Tartışmaya açık değil. | Open Subtitles | بلى، ستحتاجه وهذا غير قابل للتفاوض |
| Nasil anlayabiliyorsun? Bu pazarliga açik degil Jane. | Open Subtitles | -هذا أمر غير قابل للتفاوض يا (جاين ). |
| Bu konu pazarlığa kapalı. | Open Subtitles | هذا غير قابل للتفاوض. |
| Söylediğim miktarın pazarlığa açık olmadığını anlamanız gerekiyor. | Open Subtitles | يجب أن تفهم تماماً أن ما أقوله هو سعر غير قابل للتفاوض |