| Tuhaf davranmayı kes. Geçen gece yüzünden böyleysen özür dilerim, tamam mı? | Open Subtitles | إذا كان هذا يتعلق بليلة الأمس ، فأنا آسفة ، حسناً ؟ |
| Lana, eğer bu bilgisayar olayı yüzünden ise, özür dilerim. | Open Subtitles | لانا إذا تعلق الأمر بحادثة الحاسوب فأنا آسفة |
| Sana ya da arkadaşlarına bir zarar vermişsem, çok özür dilerim. | Open Subtitles | إذا فعلت لك أي شئ أو لأصدقائك، فأنا آسفة جدا |
| Ve bunun dost olmayacağımız anlamına geldiğini düşünüyorsan, o zaman üzgünüm. | Open Subtitles | وإن كنتِ تظنّين أن هذا يعني أننا لا نستطيع أن نكون أصدقاء، فأنا آسفة |
| Eğer hoşlanmadığın biriyle oturarak, senin duygularını incittiysem, üzgünüm. | Open Subtitles | إن كنت أجرح مشاعرك بالجلوس مع شخص لا تحبينه، فأنا آسفة |
| Sana cadalozluk yaptıysam özür dilerim. | Open Subtitles | اسمع، إذا كنت قد تصرفت بوضاعة معك.. فأنا آسفة |
| Eğer sana bu izlenimi verdiysem... özür dilerim. | Open Subtitles | إذا أعطيتك هذا الإنطباع فأنا آسفة للغاية |
| Barda, sarhoş bir geri zekalıyla yaptığım kısa bir konuşmadan söz etmeyi unuttuysam, özür dilerim. | Open Subtitles | إذا نسيت ذكر محادثة مقتضبة مع مغفل ثمل في حانة، فأنا آسفة |
| Seni kızdıracak bir şey söylediysem özür dilerim. | Open Subtitles | اسمعيني، لو فعلتُ أمرًا ما أثار غضبكِ فأنا آسفة. |
| Eğer seni kıracak bir şey söylediysem, özür dilerim. | Open Subtitles | اذا كنت قلت أى شىء يؤذيكِ فأنا آسفة |
| Eğer seni kıracak bir şey söylediysem, özür dilerim. | Open Subtitles | اذا كنت قلت أى شىء يؤذيكِ فأنا آسفة |
| Bunu duyduysanız özür dilerim. | Open Subtitles | كم هذا حميل إذا سمعت هذا فأنا آسفة |
| Eğer çıkmaza girdiysek özür dilerim. | Open Subtitles | إن كان هذا طريقٌ مسدود, فأنا آسفة |
| Bir nedenle seni kırdıysam, özür dilerim. | Open Subtitles | إن أزعجتكِ على أية حال، فأنا آسفة |
| Craig sana, babanın suçlarının cezasını çekmen gerekiyormuş gibi davrandıysak özür dilerim. | Open Subtitles | (كريج). لو جعلناك تشعر ، أنكَ تعاقب على خطايا والدكَ، فأنا آسفة... |
| Tamam eğer sen fazla şey istediysem, faydalandıysam, özür dilerim...! | Open Subtitles | إن كنت بالغت في الطلب منك إن كنت استغللتك فأنا آسفة... ! |
| Çok özür dilerim. | Open Subtitles | لذا فأنا آسفة |
| Böyle bitmek zorunda kaldığı için gerçekten çok üzgünüm. | Open Subtitles | إن كان في الأمر عزاء ، فأنا آسفة أن الأمور انتهت بهذه الطريقة |
| ama bunu o yaptı ve olanlardan dolayı üzgünüm. | Open Subtitles | وقد أخذت الأمر على نحوكِ أنتِ , لذا فأنا آسفة |
| Çok üzgünüm ama artık gitmeniz gerek. | Open Subtitles | لذا فأنا آسفة لقول هذا، ولكن يا رفاق يجب عليكم أن تغادروا الآن |