| Adamlarının gözlerinin önünde öldürüldüğünü görmek kalbini nasıl acıtır bilirim. | Open Subtitles | رؤية الرجال يموتون أمام عينيك أعلم أن هذا يحطم فؤادك |
| kalbini kırdığımdan beri, sen her ukalalık yaptığında dilimi tuttum. | Open Subtitles | اتعلمين يا اليوت منذ ان حطمت فؤادك اصبحت امسك لساني كل مره تصبحي فيها مغروره |
| kalbini mi kırdı? Hayatta herkesin başına gelir. | Open Subtitles | هل حطمت فؤادك لاننا نمر بهذا كلنا احيانا |
| En iyi ilaçlarını hazırla, Doktor. Çünkü kalbin hastalanacak. | Open Subtitles | جهز أفضل أدويتك أيها الرجل الطبيب لأن فؤادك سيؤلمك غماً |
| O, "onun önemi kafana dank ettiğinde... ..kalbin, içindeki bir kum yığınına dönüşecek." diyor. | Open Subtitles | "حين يبزغ عليك معناها الكامل يغرق فؤادك في تل من الرمل في داخلك.." |
| kalbini kırmış olsa bile hala karını sevdiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّك لا تزال تُحبّ زوجتك على الرغم أنّها فطرت فؤادك. |
| Ellerindeki aşırı titreme hissi yüzünden yiyecekleri bile tutamıyorlar ve bu da insanın kalbini acıtıyor! | Open Subtitles | الذين لا يستطيعون الأكل أيديهم الصغيرة ترتجف كثيرا و لا يستطيعون مسك الطعام و الأمر يكسر فؤادك |
| Sadece kalbini bir daha kırarsa, benim burada olduğumu bil. | Open Subtitles | لتعلمي فقط انه لو فطر فؤادك مجددا, فانا هنا |
| kalbini kırmış olsa da ilk beşine koyardım ben onu. | Open Subtitles | رغم أنها فطرت فؤادك مازلت أصنفها في أفضل خمسة نساء واعدتهن |
| kalbini kıran kızı görmeye gitmemek için aklına gelebilecek tüm nedenleri düşünüyorsun. | Open Subtitles | بالمحطـة المركزيـة ، تفكر في كـل سبب ممكـن فـي أن لا تذهـب لرؤيـة الفتـاة التـي فطرت فؤادك |
| kalbini tekrar onarılamaz şekilde kıran adam için. | Open Subtitles | الذي فطر فؤادك بشكل لا يُمكن إصلاحه |
| Yoksa senin kalbini mi kırdı ? | Open Subtitles | الأمر يحطّم فؤادك |
| - İnsanın kalbini burkuyor. | Open Subtitles | يحطم فؤادك تعلمين؟ |
| Eğer haklıysam o zaman kalbin kırılacak. | Open Subtitles | ولكن إن كنتُ محقّه فهذا سيفطر فؤادك |
| Sanki kalbin parçalanmış gibi bir his olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه... وكأن فؤادك تحطم. |