| Bir Fener. Çan kulesine çıkan merdivenin altında; bakmamız gereken yer orası. | Open Subtitles | فانوس واحد، تحت سلم البرج الحلزوني، هناك يجب أن نبحث. |
| Seni bu kıyafetle buradan çıkarmak Fener taşımak gibi olur. | Open Subtitles | أخذك للخارج بهذا الفستان مثل حمل فانوس |
| Beyaz Nilüferler niçin ellerinde Fener taşıyor? | Open Subtitles | لماذا تحمل فانوس اللوتس الابيض اذا ؟ |
| Çin feneri gibi parıldıyorsunuz Bayan Eleanor. | Open Subtitles | انت تتوهجين آنسه اليانور مثل فانوس صيني. |
| Korkma, sandığın ağaçtan değil bu. Hayır, lamba ağacı. | Open Subtitles | هذه ليست شجرة كما تعرفين انه فانوس الشجرة |
| Bir fenerin yanında duruyordu ve bana doğru döndü ve bir gölgenin altında dikiliyordu. | Open Subtitles | وقف بجانب فانوس وإستدار نحوي، وكنتُ أقف في الظلّ. |
| Amy, turuncu çadırda asılı bir gaz lambası ve birkaç kibrit var. | Open Subtitles | إيمي ، في الخيمة البرتقالية هناك فانوس معلق بها |
| Bakın, bir Fener. Bizden önce birileri gelmiş olmalı. | Open Subtitles | أنظر , فانوس شخص ما كان هنا قبلنا |
| Yeşil Fener'den Gözetleme Kulesi'ne. | Open Subtitles | فانوس الأخضر إلى برج المراقبة. |
| Kimsin bilmiyorum ama sen Yeşil Fener değilsin. | Open Subtitles | كائنا من كنت، أنت لا فانوس أخضر. |
| Akşam olunca herkes evinden bir Fener kapıp geliyor. | Open Subtitles | فى الليل، كل شخص من الحيّ يجلب فانوس. |
| Elimizde sadece sıska bir Flash, Hintli bir Aquaman miyop bir Yeşil Fener ve minicik bir Kara Şövalye var. | Open Subtitles | كل مالدينا هو "وميض" نحيل و "رجل ماء" هندي و "فانوس أخضر" ضعيف البصر |
| Daha önce hiç ipten yapılmış... bir Fener döndürdün mü? | Open Subtitles | أكان لديّكِ فانوس يدور مصنوع من علبة؟ |
| - Barakada Fener var mıydı? Ben... | Open Subtitles | هل كان هنالك فانوس داخل السقيفة؟ |
| Kutsal bir Fener, Ben Franklin tarafından 1778'de Fransa'da bulunmuş, iblisleri tuzağa düşür ek için. | Open Subtitles | "فانوس مبارك"، أتى من "فرنسا" بواسطة "بن فرانكلين" عام 1778 يعمل كمصيدة للشياطين |
| - Balkabağından Fener yapabilir miyiz? | Open Subtitles | هل ممكن أن نصنع فانوس ؟ طبعا |
| Sadece Mashti Hasan karısının hıçkırıklarını duyuyordu. Ve elinde feneri ile çatıda tek başına ve sessizce oturuyordu. | Open Subtitles | يمكنك فقط سماع صوت نحيب زوجة حسن يجلس وحيدا مع فانوس على سطح مستقر |
| Bir lamba cini. Onunla ilgili ne kadarını biliyorsun bilmiyorum. | Open Subtitles | فانوس المارد لا أدري كم تعرفين عنه ولكنْ... |
| Belki de babamın eskiden geceleri bize okumasındandır. Kömürlü yağ lambası -- çiftliğimizde elektrik yoktu. | TED | لربما كان ذلك, لأن والدي تعود ان يقرأءه لنا في الليل. مع فانوس زيت-- لم يكن لدينا كهرباء في منزلنا الريفي. |
| Ben DIA'den Ajan Snead.Amir Khalaf Fanus ismini kontrol et. | Open Subtitles | هذا وكيل سنيد، DIA. تحقق من اسم أمير خلف فانوس. |
| İkincisi, o Green Lantern. Bilgilen biraz. | Open Subtitles | -ثانياً ، إنّه فانوس أخضر لتعليم نفسك |
| Gece ışığı mı istiyorsunuz? . | Open Subtitles | أتريد فانوس أم ماذا؟ |