| güçlü bir kız ama sanırım şu anda abisine ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها فتاة قوية, لكن أعتقد أنها في الوقت الحالي بحاجة لأخيها. |
| Nişanlım müthiştir, yani kesinlikle güçlü bir kız, kadındır akıllı bir kadın, yani, tamamen. | TED | خطيبتي رائعة جدًا، هي فتاة قوية حقًا، وامرأة امرأة ذكية، مثل، تمثل لي كل شيء. |
| Bence o güçlü bir kız ve sadece bizim desteğimize ihtiyacı var. | Open Subtitles | أنا حقاً أعتقد أنها فتاة قوية وأنها فقط تحتاج إلى دعمنا |
| Bence sen çok akıllı, çok güzel, kararlı ve güçlü bir kızsın, ama güzel şeylerin iyi bitmemesinden korkuyorsun. | Open Subtitles | أعتقد بأنكِ جميلة ذكية ، فتاة قوية الإرادة التي خافت أن الأمور لن تنتهي على ما يرام |
| Tam olarak değil. Bazı kalıcı etkileri var ama sen güçlü bir kızsın. | Open Subtitles | هناك الكثير من التأثير المتبقي ، لكنك فتاة قوية |
| Küçük, güçlü bir çocuk. | Open Subtitles | كم هي فتاة قوية |
| Kendim giderim. Ben güçlü bir kızım. | Open Subtitles | سأكون بخير ، أنا فتاة قوية |
| Umarım, güçlü bir kız olduğunu da görebilmişsindir. | Open Subtitles | آمل أنكَ رأيت كم هي فتاة قوية. |
| İyi olacak. O güçlü bir kız. | Open Subtitles | ستكون بخير إنها فتاة قوية |
| - Hayır o güçlü bir kız. | Open Subtitles | - لا, أنها فتاة قوية - |
| güçlü bir kız, Bayan Garner. | Open Subtitles | " إنها فتاة قوية سيدة " غارنر |
| Ama O güçlü bir kız. | Open Subtitles | لكنها فتاة قوية... |
| Molly Cockburn, sen güçlü bir kızsın. | Open Subtitles | مولي كوكبرن، أنت فتاة قوية |
| Sen güçlü bir kızsın. | Open Subtitles | أنت فتاة قوية |
| Evet, güçlü bir çocuk. | Open Subtitles | - إنها فتاة قوية |
| Grace güçlü bir çocuk. | Open Subtitles | غرايس) فتاة قوية) |
| - Ben güçlü bir kızım. | Open Subtitles | -أنــا فتاة قوية |