| Şimdi dans edeceğim. Babam orada güzel kızlar var dedi. | Open Subtitles | سأرقص الان يقول أبى ان هناك فتيات جميلات فى الخارج |
| Arkadaşlarınla oraya gidip, müzik dinleyin. Her yer de güzel kızlar var. | Open Subtitles | تذهب إليه مع أصدقاءك تسمع الموسيقى و فتيات جميلات في كل مكان |
| Kulüpte böyle güzel kızlar olduğundan bahsetmemiştin. | Open Subtitles | لم تقل لي أن هنالك فتيات جميلات في نادي المعقدين |
| Bundan sonra bir daha asla hayatımda güzel kızlara yer vermeyeceğim. | Open Subtitles | بعد هذا ربما لن تظل أي فتيات جميلات في حياتي |
| Hem eğlenceli hem düzgün kızlar bulmak için... çok kızla buluşmamız gerekecek. | Open Subtitles | لكي نجد فتيات جميلات وممتعات حقًا سيكون علينا التعرف على الكثير منهن. |
| Sekiz güzel kız, lisedeyken nasıl hayatlarından vazgeçer? | Open Subtitles | . لثمانِ فتيات جميلات أن يفقدن حياتهن خلال المدرسة الثانوية؟ |
| Sizin gibi genç bir kızla karşılaşacaksam, belki de avluları sık sık ziyaret ederim. | Open Subtitles | قد أذهب للبلاط الملكي كثيرا إن تمكنت من مقابلة فتيات جميلات مثلك |
| Siyah elbise giymiş güzel kızlar, küçük gruplar halinde sessizce ağlarken... yada kendi başlarına. | Open Subtitles | ,فتيات جميلات بفساتين سوداء يبكين بصمت في جماعات صغيرة أو لوحدهن |
| Hayatım, daha önce böyle güzel kızlar görmüş müydün? | Open Subtitles | عزيزتي ,هل رأيتي من قبل فتيات جميلات هكذا؟ |
| Nazik erkekler, sert erkekler, çirkin erkekler, güzel erkekler güzel kızlar. | Open Subtitles | رجال رفقاء، رجال عنيفون، رجال قبيحون رجال وسماء، فتيات جميلات. |
| Üç sushi şefi, beş yıldızlı eğlence, güzel kızlar. | Open Subtitles | ثلاثة طهاة سوشي، ترفيه خمس نجوم، فتيات جميلات |
| - Öyle mi? Sorsunlar. - güzel kızlar var. | Open Subtitles | دعيهم يسألون هناك فتيات جميلات |
| Kendilerine güven sorunu olan güzel kızlar. | Open Subtitles | فتيات جميلات مع قضايا احترام للنفس |
| güzel kızlar Üzerlerinde sadece inci kolye var | Open Subtitles | فتيات جميلات لا يرتدين إلا اللؤلؤ |
| Üzerlerinde sadece İnci kolye olan güzel kızlar | Open Subtitles | فتيات جميلات لا يرتدين إلا اللؤلؤ |
| Takım onun, para onun ve güzel kızlar onun. | Open Subtitles | إنهفريقه،و هذه أمواله و لديه فتيات " جميلات " وضعهن كمشجعات |
| Orada güzel kızlar var mı? | Open Subtitles | هل هنالك أية فتيات جميلات هناك ؟ |
| Güzel fotoğraflanmış güzel kızlar. | Open Subtitles | فتيات جميلات مصوّرات بشكل جميل |
| Bugünlerde, bir adamın işini güzel kızlara veriyorlar galiba. | Open Subtitles | هذه الأيام، هو يستأجر فتيات جميلات للقيام بعمل الرجال |
| Ama altını çizeyim, düzgün kızlar arıyoruz. | Open Subtitles | لكن يجب أن أكرر، أننا نبحث عن فتيات جميلات. |
| Eğlenceli insanları davet et. Belki bir kaç da güzel kız falan. | Open Subtitles | لذا ، احرص على دعوة أناس لطيفون وربما بضعة فتيات جميلات |
| Sizin gibi genç bir kızla karşılaşacaksam, belki de avluları sık sık ziyaret ederim. | Open Subtitles | قد أذهب للبلاط الملكي كثيرا إن تمكنت من مقابلة فتيات جميلات مثلك |
| Hayatımda bu kadar güzel insanlarla ve hoş kızlarla tanışmamıştım. | Open Subtitles | لم أقابل فى حياتى أناسا طيبين أو فتيات جميلات الى هذا الحد |