| Arkadaşın Frankenstein var ya, hani Tyler denilen, onun yaptığı zehirli şekerlerden yedin. | Open Subtitles | فقد أكلت بضعا من كريات السم التي صنعها صديقك فرانكنشتاين تايلور جاء بها |
| Şimdi Doktor Baron Friedrich von Frankenstein'i davet ediyorum! | Open Subtitles | والآن هل لي أن أقدّم إليكم الدكتور البارون فريدريك فون فرانكنشتاين |
| Ve, benim iyi dostum Frankenstein artık Frankenreagan. | Open Subtitles | وصديقي فرانكنشتاين أصبح الآن فرانكنريغان |
| İçerideki Frankenstein'ı, yaptığı şey için tutuklayamasam bile bir daha aynı şeyi yaparsa bunu Texas'ta yapmamasını sağlayabilirim. | Open Subtitles | و لأنني لا أستطيع أن أعاقب فرانكنشتاين العجوز لما فعله سأقول لك مثلما قال الرب ليوحنا |
| Bence iyi. Sana Frankeştayn diyebilirim. | Open Subtitles | يمكن أن نتعامل مع ذلك , سأسمّيك فرانكنشتاين |
| - Frankenstein operasyonunu biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف كل شيء عن عملية فرانكنشتاين أنت لا تعرف أي شيء |
| Frankenstein eğitiminin verildiği yer. | Open Subtitles | انه المكان الذى تم فية التدريب على عملية فرانكنشتاين |
| 2093 de Frankenstein'in gelini olsun. | Open Subtitles | 2093 يمكن أن تقوم بدور عروس فرانكنشتاين. |
| Frankenstein'ın canavarına bakmaktan daha mühim bir mesele. | Open Subtitles | هذا هو أكثر أهمية من الوحش فرانكنشتاين التمريض. |
| O yüzden Frankenstein değil, Frankenstein'ın canavarı o. | Open Subtitles | وليس من فرانكنشتاين، هو الوحش فرانكنشتاين. |
| Belki kendi sapkın Frankenstein canavarını yaratmaya çalışıyordur. | Open Subtitles | ربما يقوم ببناء نسختة الملتوية الخاصة من الوحش فرانكنشتاين |
| Sen bunu İsa'ya ve kankası Frankenstein'a söyle. | Open Subtitles | مهلاً، أخبري هذا للمسيح وصاحبه فرانكنشتاين |
| Bunu Frankenstein'ı hallettikten sonra konuşuruz. | Open Subtitles | سنناقش هذا بعد أن التعامل مع فرانكنشتاين. |
| - Korkuyorlar... - Ha? Frankenstein'nın eline düştüklerinde neler olacağını biliyorlar. | Open Subtitles | يعلمون ماذا سيحدث لهم عندما يمسكهم "فرانكنشتاين" |
| Sen kazık gibi yürüyorsun "Frankenstein"ı izlemişmiydin? | Open Subtitles | تبدو قاسياً قليلاً أرأيت "فرانكنشتاين" ؟ |
| Yani babam Dr. Frankenstein mıydı? | Open Subtitles | أتعنين أن أبي كان الدكتور "فرانكنشتاين". |
| Yani babam Dr. Frankenstein mıydı? | Open Subtitles | أتعنين أن أبي كان الدكتور "فرانكنشتاين". |
| Yani babam Dr. Frankenstein mıydı? | Open Subtitles | أتعنين أن أبي كان الدكتور "فرانكنشتاين." |
| İçerideki yaşlı Frankeştayn'ı yaptıkları için cezalandıramıyorsam Tanrı'nın Yahya'ya dediği gibi bu işi tekrar yapacak olursa Teksas sınırları içinde yapamayacağına emin olabilirsin. | Open Subtitles | و لأنني لا أستطيع أن أعاقب فرانكنشتاين العجوز لما فعله سأقول لك مثلما قال الرب ليوحنا |
| Frankeştayn, gölde oynamak ister misin? | Open Subtitles | فرانكنشتاين , ألعب في البركة ؟ |
| İlk filmimiz 1983 yapımı Frankenştayn'lı Harlem Globetrotters Mumya'lı Washington Generals'a karşı. [1] | Open Subtitles | أول فلم مرعب معنا فرانكنشتاين وهارلم جلوبتروترز يقابلون المومياء و جنرالات واشنطن |
| Hayatının kalanında Frankestein gibi mi dolaşsın istiyorsun? | Open Subtitles | أتريد لهذا الرجل أن يبدو كمسخ (فرانكنشتاين) بقيّة حياته؟ |