| Lütfen bana bir fırsat daha tanı. | Open Subtitles | على أية حال، رجاءً إمنحْني فرصةَ أكثرَ واحدة. |
| Şimdi, size beni görebilmeniz için bir fırsat verecem. | Open Subtitles | الآن سَأَعطيك فرصةَ للرُؤية يُمكنُك أَنْ تبرهن أنك قناصاً رائعاً |
| Şans mı, ne şansı? 80 kilometrelik bir kurtulamama şansın var! | Open Subtitles | أنت عِنْدَكَ 50 ميلُ بلا اي فرصةَ |
| Çekiciliğin yok ve bununla şansın hiç yok. | Open Subtitles | أنت ليس لك فرصةَ بتلك |
| Ama iyi bir herif olduğumdan, sana son bir şans daha veriyorum. | Open Subtitles | ولكن لأنني شخص لطيف، أَنا سَأمنحُك فرصةَ واحدة أخيرةَ. |
| bir şans daha verdim ama Tim'in kesinlikle gitmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أعطيتُه فرصةَ أخرى، لكن تيم يَجِبُ أَنْ يَذْهبُ. |
| Size hareketlerinizi düzelmeniz için fırsat tanımadığımı söylemeyin. | Open Subtitles | لا تدعه يقال أنني لم أمنحك فرصةَ لتعديل مسارك |
| Bu kasabaya yardımı olacağını düşündüğüm bir fırsat olarak görmüştüm. | Open Subtitles | رأيت فرصةَ وفكرت أنها ستخدم هذه البلدة |
| Bana bir fırsat daha ver. | Open Subtitles | إمنحْني فرصةَ أخرى. |
| Bana bir fırsat ver. | Open Subtitles | ؟ أعطِني فرصةَ. |
| Sana bir fırsat verildi, Russell. | Open Subtitles | لديك فرصةَ ، روسل |
| Hiç şansın yok. | Open Subtitles | لا فرصةَ تلك. |
| - Hiç şansın yok. | Open Subtitles | لا فرصةَ. |
| Sanki tüm o geçmiş yeniden yaşanıyordu,bana bir şans daha tanıyordu bu, sefer farklı olacaktı... daha iyi olacaktı. | Open Subtitles | كأن الماضي يعيد نفسه ليعطيني فرصةَ أخرى لفعل شيء مختلف شيء أفضل |
| Ama ben sana şerefinle ölmen için bir şans vereceğim. | Open Subtitles | لكن سَنمْنحُكَ فرصةَ للمَوت ببَعْض الكرامة |
| Sana doğru formülü yazman için son bir şans veriyorum. | Open Subtitles | سَأَمْنحُك فرصةَ أخيرةَ واحدة للمَجيء بالصيغةِ الصحيحة |
| Bunu sormak için uygun bir zaman olmayabilir, Dekan Wormer ama bize bir şans daha vermeyi düşünür müsünüz? | Open Subtitles | على ما يبدو أن الوقت غير مناسب لسُؤال "دين ورومر" لكن ألا تَعتقدُ بأنّك يُمْكِنُ أَنْ تَمْنحَنا فرصةَ واحدة أخرى؟ |