| tüylü, dört ayaklı, herhangi bir şey olabilir ama benim aklıma kurt adam geliyor. | Open Subtitles | اوتري، لقد دهستُ حيواناً فروي .. بكل قوتي، يُمكنُ أَنْ يَكُونَ أيّ شئ 'لكني هنا افكر بـ 'مذؤوب .. |
| Şu tüylü ve üzerlerinde şeritler olanlar. | Open Subtitles | تلك هي تلك التي هي فروي ولها المشارب عليها. |
| Kocaman, tüylü, mor bir şey. | Open Subtitles | شيء إرجواني فروي كبير الذي يُمْكِنُ أَنْ أمّا يَكُونُ قبعة... |
| Büyükelçi Rind, Morgan Roth, ben, Beckwith Froy ve yakında da sen. | Open Subtitles | السفير (رند)، (مورغان روث) أنا و (بيك وث) (فروي) و قريباً أنتِ |
| Frank Beckwith ve Clark Froy orada değildi. | Open Subtitles | (فرانك بيك وث) و (كلارك فروي) لم يكونوا هناك |
| Artık bana Kartopu diye seslen, çünkü kürküm hoş ve kar beyazı. | Open Subtitles | ستناديني كرة الثلج لأن فروي أبيض و جميل |
| Kürklü şerefsiz bir gün bile rahat durmuyordu. | Open Subtitles | لن نذل فروي لا تعطيني الوقت من اليوم. |
| - tüylü cilt, içi sert ama çürüyor. - Tamam, gülümseyin. | Open Subtitles | جلد فروي وقاسية من الداخل ومتباهية - حسنا إبتسامة - |
| Belki de tüylü dostun dikkatini dağıtmıştır. | Open Subtitles | ربما يصرف لك من قبل صديقك فروي. |
| "tüylü, Langur büyüklüğünde bir şey" | Open Subtitles | إنه فروي وبنفس حجم اللَانغور تقريباً |
| tüylü minik paket üstünde "bin, evlen, öldür" yazar. | Open Subtitles | وهي "الانفجار، الزواج، وقتل" في حزمة فروي صغيرة واحدة. |
| Palyaçolar. küçük tatlı... tüylü... | Open Subtitles | ... مهرجون, لطفاء صغيرون ... فروي |
| Bir wombat, küçük bir, tüylü hayvan, kirmi gibi bir şey. | Open Subtitles | A الومبت ، صغيرة ، صغيرة، حيوان فروي ، ما يشبه القنفذ . |
| Froy vuruldu, Beckwith tutuklandı. | Open Subtitles | تم إطلاق النار على (فروي) أم (بيك وث ) فقد اعتقل |
| Froy ve Beckwith'e kullan-at telefonlar verdin ama General'e vermedin mi? | Open Subtitles | لقد أعطيت (فروي) و (بيك وث) هواتف آخرى لكن الجنرال مازال يحتفظ بهاتفه؟ |
| Morgan Roth, Frank Beckwith ve Clark Froy'un evleri. | Open Subtitles | (فرانك بيك وث) و (كلارك فروي ) |
| Froy'un en az 400-500 arabaya ulaşma imkânı var. | Open Subtitles | (فروي) لديه ما يقارب 400 أو 500 سيارة |
| - Bay Froy ile tanıştınız mı? | Open Subtitles | هل قابلت السيد (فروي)؟ أجل |
| - Ama bu benim kürküm. | Open Subtitles | -و لكن هذا فروي |
| O benim kürküm! | Open Subtitles | ! هذا فروي |
| - Kürklü ayakkabılar giymem. | Open Subtitles | أنا دون أبوس]؛ ر ارتداء أحذية فروي. |
| - Tüyleri çıkmamış. | Open Subtitles | -ليست كـ فروي ! |