| Bu keyfi motive ediciler, eğer bunu yapar isen şunu alırsın tarzı şeyler, bazı durumlarda işe yarıyor. | TED | تلك المحفزت الطارئة، إن فعلت كذا فستحصل على كذا، تعمل في بعض الظروف. |
| Onlara istediğini verirsen karşılığını çok güzel alırsın. | Open Subtitles | وإذا أعطيتهم ذلك فستحصل على الكثير بالمقابل |
| İşe yaradığını gördükten sonra Tarnhelmini alırsın. | Open Subtitles | حالماتثبتنجاحالدواء، فستحصل على التارنهيلم |
| Bize şahitlik edersen, bu cezandan indirim alacaksın. Bu kadar basit. | Open Subtitles | اذا حصلنا علي شهادتك فستحصل علي تخفيفا للعقوبه بهذه البساطه |
| Tamamdır. Teyid edilirse sığınmanı alacaksın. | Open Subtitles | حسناً, إذا تم اثبات صحته فستحصل على حق اللجوء السياسي |
| Bara gittiğin zaman, yanına çirkin arkadaşlarını alırsın. | Open Subtitles | إذا ذهبتَ للمشرب، فستحصل على صديقاتكَ القبيحات |
| Elindeki istihbarat dediğin kadar iyiyse paranı alırsın, ancak ne satın aldığımı bilmem gerek. | Open Subtitles | إذا كانت معلومات جيدة كما تقول فستحصل على مالك لكنني بحاجة لمعرفة ما سأشتريه |
| Hesabına biraz para yatıracağım. Tutarsa, büyük bir pay alırsın. | Open Subtitles | ، إذا صـابت فستحصل على قطع كبيرة |
| -İşi alırsın. Aksi takdirde, burayı terk edeceksin. | Open Subtitles | فستحصل على الوظيفة ام غير ذلك فسترحل |
| Paranın bir bölümünü senin hesabına aktaracağım ve yükselirse, pay alacaksın. | Open Subtitles | ، إذا صـابت فستحصل على قطع كبيرة |
| Eğer bu ödevi tamamlamazsan sıfırı alacaksın. | Open Subtitles | -إذا لم تكمل التمرين .. فستحصل على صفر لليوم. |
| Eğer gülmeyi kesmezsen, bir öpücük alacaksın. | Open Subtitles | ان لم تتوقف عن الابتسام فستحصل على قبلة |
| Söyleyeceğim beş kelimeyi hatırlarsan iyisin demektir ve kurdeleni alacaksın. | Open Subtitles | فهذا يعني بأنّك بخير فستحصل على مُلصق |
| Fakat Red'le yemek yiyeceksen, hak ettiğini alacaksın. | Open Subtitles | (لكن إن ذهبت إلى العشاء مع (ريــد فستحصل على تحليتك تماما |