| Dışarıda yetişkin bir tane varsa daha büyük bir kutuya ihtiyacımız olacak diyebiliriz. | Open Subtitles | لنقل فقط, أنه لو كانَ يوجد طيور بالغة في الخارج فسنحتاج لصندوق اكبر |
| O hâlde beyne bakma yetimizi güçlendirmek, beynin gerçek ve temel yapısını görmek istiyorsak, elimizdekilerden daha gelişmiş teknolojilere ihtiyacımız olacak. | TED | وبالتالي فإذا أردنا أن نجعل قدرتنا على رؤية الدماغ أكثر قوة، للوصول إلى البنية الأرضية الحقيقية، فسنحتاج إلى تقنيات أكثر تطورا. |
| Şey, hortumla ilgili uyarıya geçerlerse, korunmak için bir yere ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | إن تحوّل إحتمال مداهمة الإعصار إلى تحذير بالمداهمة الفعلية فسنحتاج إلى مكان نبقى به |
| Bu duvarları geçtiğimizde, ülkeden güvenli bir şekilde çıkmamız gerekecek. | Open Subtitles | فور خروجنا من هذا المكان فسنحتاج خروج آمن من البلد |
| Kaçmaya çalışırsa onu durdurmak için çok kurşun atmak gerekecek. | Open Subtitles | إذا حاول الهرب فسنحتاج لطلقات كثيره لإيقافه. |
| İşlemin çabuk tamamlanması için çok hızlı oksijen üreticilerine ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ولكن إذا ما أردنا تسريع العملية، فسنحتاج إلى مُكَوِّن أكثر كفاءة للأكسجين؟ |
| Bir verici bulsak bile seni tedavi etmek için ailenin onayına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | حتى لو وجدنا متبرّعاً فسنحتاج موافقة والديكِ كي نعالجك |
| Dinle. Buradan gideceksek, yardımına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | أصغي إليّ، إن أردنا الخروج من هذا المكان فسنحتاج إلى مساعدتك |
| Eğer kurtulacaksak, ki sadece önümüzdeki birkaç saatten bahsetmiyorum gemideki herkesin bir şeyler yapmasına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ,اذا كنا سنقوم بذلك واننا فقط لا نتحدث الا عن ساعات قليلة قادمة فسنحتاج لكل شخص علي السفينة يكون في موضع الاستعداد |
| Uçağı yok etmek için dinamite ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | إن كنّا سندمّر تلك الطائرة فسنحتاج مواداً ناسفة |
| Dua edin, millet. Bugün burada tanrıya ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | أكثروا الدعاء فسنحتاج العناية الإلهية في المستشفى اليوم |
| Geçidi yok edeceksek o küpe ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | لو كنّا سنُغلق تلك البوّابة، فسنحتاج لذلك المُكعّب. |
| Bozuk bir aleti tamir ederken belli ki elektrikçiye ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | إذا كنا سنصلح الأدوات المعطلة فسنحتاج لكهربائي |
| Hank'i bulmak istiyorsak daha fazlasına ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | اذا كنا سنذهب للعثور على هانك , فسنحتاج الكثير لنقوم بذلك |
| Ama kurtulacaksak, yeni bir plana ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ولكن اذا كان سننجو من هذا فسنحتاج الى خطه جديده |
| İyi bir avukata gücümüz yetmezse, iyi bir tanığa ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ، إن لم نتمكن من دفع تكاليف محامٍ بارع . فسنحتاج لشاهد عيانٍ جيّد |
| Buradan canlı çıkarsak o koca beynine ihtiyacımız olacak. | Open Subtitles | ,لو كنّا نريد الخروج من هنا أحياء فسنحتاج دماغكَ الكبير هذا |
| Kapatma kodu olmadığı için makineyi incelememiz gerekecek. | Open Subtitles | من دون رمز التعطيل، فسنحتاج لوضع أعيننا على الجهاز. |
| Akciğer yapışmazsa ameliyat gerekecek ama yeterince güçlü olduğunda. | Open Subtitles | إن لم تلتصق الرئة، فسنحتاج عملية جراحية، لكن فقط عندما يكون قوياً إلى حد كافٍ، |
| Telefonun da yaninda olsun. Birbirimizi görmemiz gerekecek. | Open Subtitles | واجلبي هاتفكِ النقال معكِ، فسنحتاج لرؤية بعضنا البعض. |
| Fakat o reddederse, Senin kimin yanında olduğunu bilmeye ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لكن لو رفض فسنحتاج أن نعرف إلى أي جانب ستكون. |
| Eğer hayatta olacak ve hayatta kalacak bir şey yapmak istiyorsak çok fazla enerji lazım olacak. | Open Subtitles | اجل, ولكن إذا عزمنا على بناء شئ يمكنه أن يعيش ويبقى حيّاً فسنحتاج إلى الكثير من الطاقة |