| Bu fotoğrafları makale için kullanacağını söyle lütfen. | Open Subtitles | من فضلك أخبرني أنك ستنشر هذه الصور في صحيفية |
| Al biraz kahve sana. İsmi söyle lütfen. | Open Subtitles | قهوة من فضلك أخبرني بالاسم |
| söyle lütfen. | Open Subtitles | من فضلك أخبرني. |
| Peki, lütfen bana hikâyede dağın tepesindeki dört yaşlı herifin olmadığını söyle. | Open Subtitles | حسنا,من فضلك أخبرني لا تُضمن أربع رجال كبار علي قمة أحد الجبال |
| lütfen bana neler olduğunu sade, basit bir şekilde anlatır mısın? | Open Subtitles | من فضلك أخبرني فقط عما يحدث لي بلغة إنجليزية مفهومة |
| Neden gitmelerine izin verdin söyler misin? | Open Subtitles | من فضلك أخبرني لماذا ندعهم يذهبون؟ |
| Bunun nesi iyi bir fikir söyler misin? | Open Subtitles | من فضلك أخبرني ، كيف هذه فكرة جيدة |
| Ne olduğunu söyle lütfen. | Open Subtitles | من فضلك أخبرني ما الذي يحدث |
| Normal biri olduğunu söyle lütfen. | Open Subtitles | من فضلك أخبرني أنكِ طبيعية |
| lütfen bana nasıl öldüğünü anlat. | Open Subtitles | أخبرني كيف مات من فضلك أخبرني كان يحرص على نظافته |
| Bak, eğer canını sıkan bir şey varsa lütfen bana söyle. | Open Subtitles | أذا كان هناك شيئاً يذعجك فمن فضلك أخبرني |
| "Yusuf, lütfen bombaların yerini söyler misin, hayatım?", de. | Open Subtitles | قولي "(يوسف) من فضلك أخبرني "أين القنابل عزيزي |
| "Yusuf, lütfen bombaların yerini söyler misin, hayatım?", de. | Open Subtitles | قولي "(يوسف) من فضلك أخبرني "أين القنابل عزيزي |