| Sanırım Lily şirketle ve senin mahkumla doğru şeyi yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | اعتقد أن ليلي تحاول فعل الشئ الصحيح بالشركة وبصديقك المسجون أيضا. |
| Baba, Lex doğru şeyi yapmaya çalışıyor. | Open Subtitles | أبي، يحاول "ليكس" فعل الشئ الصواب |
| Michael bu yüzden doğru şeyi yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | وعندها أدرك (مايكل)، أنّ عليه فعل الشئ الصائب |
| Ve doğru şeyi yapmak istediğini de biliyorum. | Open Subtitles | واعلم أنكِ تريدينَ فعل الشئ الصحيح |
| İkinizin de doğru şeyi yapmak istemesini takdir ediyorum. | Open Subtitles | اقدر أن كلاكما تودان فعل الشئ الصحيح |
| Michael bu yüzden doğru şeyi yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | وعندها أدرك (مايكل)، أنّ عليه فعل الشئ الصائب |
| Jean-Claude'u sevdim. Babamla aynı şeyi yapmak istiyor. | Open Subtitles | (يروقني (جين كلود يريد فعل الشئ ذاته الذي يريد فعله أبي |