"فقدت صوابها" - Translation from Arabic to Turkish

    • kendini kaybetti
        
    • çıldırmış
        
    Bilgin olsun diye söylüyorum, karakolda kendini kaybetti. Open Subtitles لعلمكِ، لقد فقدت صوابها في مركز الشرطة
    Kocamı kaybettiğim gerçeği dışında, babam Ramsy'yi, annem de kendini kaybetti. Open Subtitles لو تجاهلت أني فقدت زوجي و أبي فقد "رامزي" و أمي فقدت صوابها هل أعطاها رفاقك كوكايين؟
    Hitch için çalıştığımı anlayınca kendini kaybetti. Open Subtitles (عندما إكتشفت إني أعمل لـ (هيتش فقدت صوابها
    Sonunda kendini kaybetti. Open Subtitles وأخيراً فقدت صوابها
    Kızkardeşim hamileyken tamamen çıldırmış gibi davranıyordu. Open Subtitles شقيقتي فقدت صوابها تجاه زوجها عندما كانت حاملاً
    Geç kalmama fena halde çıldırmış olmalı. Open Subtitles لابد وانها فقدت صوابها لأني تأخرت
    Lila kendini kaybetti. Open Subtitles ليلى) فقدت صوابها )
    Ne yazdığı hakkında hiç fikrim yok. Resmen çıldırmış. Open Subtitles ليس لديّ فكرة عما تكتبه لقد فقدت صوابها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more