"فقد يكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olabilir
        
    • belki de
        
    Demek istediğim, katil o kostümün içindekini siz zannetmiş olabilir. Open Subtitles أقصد ,بهذا الزى التنكرى , فقد يكون القاتل كان يقصدك.
    Bir araya getirdiğim aşkların yok oluşu beni öldürüyorsa, tersi de olabilir. Open Subtitles فإذا كان تدمير المُحبّين الذين جمعتهم معاً يقتلني، فقد يكون العكس صحيح
    Vücudunda toksin varsa, karbolik asit olabilir. Şimdi hastadan bahsediyorum. Open Subtitles إن كان هناكَ سمُّ في جسمها فقد يكون حمض الكاربوليك
    Frekans jeneratörünü çalıştırmama izin verin. belki de bu şekilde bilmek istediğinizi öğrenirsiniz. Open Subtitles إن سمحتي لي بالبدء فقد يكون هذا التردد الناجم، المفتاح لما تبحثين عنه.
    Ayrıca, eğer senden bir şey saklıyorsa, belki de bu senin iyiliğin içindir. Open Subtitles أضف إلى ذلك ، إذا كانت تخفي شيئاً عنكِ فقد يكون ذلك لصالحك
    - Ne oluyor? Eğer yattıysan çarşafta sana ait DNA olabilir. Open Subtitles إن كنت قد نمتِ معه فقد يكون حمضكِ النووي على الملاءات
    Eğer bu bir takımsa biri diğerinden daha genç olabilir. Open Subtitles ان كان هذا فريق,فقد يكون أحدهما اصغر بكثير من الأخر
    Bana ondan hiç söz etmediğine göre durum böyle olabilir. Open Subtitles بما إنها لم تتحدث معي عنه فقد يكون الأمر كذلك
    Eğer Tanrı sadece durup olayları izleyense ve olaylara dahil değilse, o zaman Tanrı elbette var olabilir ama biz onu tanımak istemiyoruz TED إذا ما كان الرب شاهداً, يلاحظ ولا يتدخل, إذا, فقد يكون الرب موجوداً لكننا لن نرغب في معرفته.
    Zorlu bir spor müsabakasında ya da topluluk önünde konuşmak zorunda olduğunuzda size fazladan enerji sağlayabilir veya odaklanmanıza yardımcı olabilir. TED فقد يكون مفيداً لإعطائك دفعة من النشاط والتركيز، عندما تمارس رياضة تنافسية مثلاً أو عندما تلقي خطاباً علنياً.
    Yani çılgın bir fikrimiz olabilir, ama bunu diğerleriyle paylaşmaktan korkuyoruz. TED فقد يكون لدينا فكرة جامحة لكننا نخاف من أن نشاركها مع أي شخص آخر.
    Yeterli öz güvenin yoksa bu, hedefini yeniden ayarlaman gerektiği için olabilir. TED فإذا لم يكن لديك ما يكفي من الثقة فقد يكون ذلك بسبب حاجتك الى تعديل هذفك
    Eğer çok fazla öz güvenin varsa, gerçek olan bir şeye dayanmadığın için olabilir. TED وإذا كنت تتحلى بالكثير من الثقة فقد يكون ذلك لأنك لم تتعمق في شئ حقيقي
    Bit sadece bu iki kutup arası geçiş yapabilirken kübit süperpozisyon halindeyken küredeki herhangi bir noktada olabilir. TED يعمل نظام البت في نطاق هذين القطبين فقط ولكن عندما يكون الكيوبت في حالة التراكب، فقد يكون في أي مكان على الكرة.
    Anarşist veya cumhuriyetçi olabilir diye karışmadım. Open Subtitles أنا لم أجرؤ على منعه فقد يكون فوضوى أو من الجمهوريين
    Eğer polislerse, bu bir tuzak olabilir. Open Subtitles إن كانوا من رجال الشرطة,فقد يكون هذا فخاً
    Eğer dışarı giden bir yol varsa belki de evin bir yerlerinde içeri giren bir yol daha vardır. Open Subtitles إذا كان هذه هي البقعة للخروج فقد يكون فى مكان ما أخر داخل المنزل بقعة للدخول
    Yani belki de yanlış büyüyü kullandığımız için garip bir şey oldu. Open Subtitles و أعتقد بما أننا أحضرنا التعويذة الخاطئة، فقد يكون أمراً غريباً قد حدث
    Senin süren sonsuz, benim belki de saniyelerim var. Open Subtitles أمامك حتى الأبد ، أما أنا فقد يكون أمامي لحظات
    Ve şimdi belki de 20,000 civarındadır. Open Subtitles أما اليوم فقد يكون عددها تقلَّص إلى نحو 20,000.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more