| - Hiç bana bakma. Artık bende o kadar para yok. | Open Subtitles | لا تنظري إليّ، فلا أملك ذلك المقدار من المال بعد الآن. |
| Eğer Kraliçe'yle savaşmak istemiyorsa bunu değiştirmek için yapabileceğim bir şey yok. | Open Subtitles | طالما لا تريد محاربة الملكة فلا أملك شيئاً يستطيع تغيير ذلك |
| Evlilik konu olduğunda benim tavsiye verme hakkım yok. | Open Subtitles | بالنسبة لموضوع الزواج, فلا أملك الحق لتقديم النصائح |
| Yardım etmeyi istemiş olsam bile kazığın nerede olduğuna dair fikrim yok. | Open Subtitles | حتّى إن وددتُ تقديم المساعدة، فلا أملك خيطًا عن مكان الوتد. |
| Tamam bakın, direk köpürüp olayı hayalet gösterisine çevirecekseniz şu an size söyleyecek bir şeyim yok demektir. | Open Subtitles | حسنٌ، أنظروا، إن كنتم ستجعلوا الأمر يبدو قصة أشباح، فلا أملك رداً بالوقت الحالي. |
| Dinle, seninle konuşmaya vaktim yok. Dışarı çıkıyorum. | Open Subtitles | إسمعي، فلا أملك الوقت للحديثِ معكِ، فأنا على وشكِ الخروج. |
| Bir çiftçi olarak, ek gelir lüksüm yok. | Open Subtitles | وكونى فلاح، فلا أملك مصدر آخر للدخل |
| Eğer para peşindeysen, hiç param yok. | Open Subtitles | أنتظر إن كنت تريدين المال فلا أملك شيئا |
| Eğer bana engel olmaya kalkacaksan, başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | بما أنكِ أنتِ خصمي فلا أملك خياراً آخر |
| Ailemle çekilmiş fazla fotoğrafım yok. | Open Subtitles | فلا أملك العديد من الصور لوالديّ |
| Öyleyse de hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | و إنّ كان سيفعل ذلك، فلا أملك فكره عن الأمر... |
| Nasıl görüneceği hakkında hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | فلا أملك فكرةً كيف يُفترض أن تبدو. |
| Başka çarem yok her zaman ki gibi ona destek olacağım. | Open Subtitles | فلا أملك خيار سوى الأستمرار بدعمه |
| Hiç bir fikrim yok. | Open Subtitles | فلا أملك أية فكرة عن اجابتة |
| Özür dilerim. Telefon numarası yok bende. | Open Subtitles | آسف, فلا أملك رقم هاتفه |
| O yüzden pek bir seçeneğim yok gibi. | Open Subtitles | فلا أملك الخيار |
| Bütün ev Harrison'ın zaten. - Benim gidecek yerim yok. | Open Subtitles | لـ(هارسن) شقّة كاملة هناك أمّا أنا فلا أملك شيئًا |
| Benim bu işte yeteneğim yok. | Open Subtitles | فلا أملك مهارة لهذا |
| Hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | أما أنا فلا أملك شيئًا |
| Hesabıma yaz Aleksi. Bu oyunlara vaktim yok. | Open Subtitles | أعفني من ذلك يا (إليكسي)، فلا أملك وقتًا لهذه الألعاب. |