| Kurbanın ağzında bir kulak parçası vardı. | Open Subtitles | كان هناك قطعة من أذن في فم الضحية |
| Catherine kırık bir kadın ayak tırnağı bulmuştu Kurbanın ağzında. | Open Subtitles | لأن " كاثرين " وجدت أظافر أنثوية مكسورة في فم الضحية |
| Dr Robbins de Kurbanın ağzında susam buldu. | Open Subtitles | الدكتور " روبنز " وجد بذور السمسم في فم الضحية |
| Bu, kurbanın ağzından çıkan yaratık mı? | Open Subtitles | هل هذا المخلوق الذي سحبناه من فم الضحية ؟ |
| Burnside dedi ki kurbanın ağzından temiz bir tel örneği alman bir iki gün sürebilirmiş. | Open Subtitles | اذا, قسم تشريح الجثة قالوا ان الأمر يتطلب يوماً لكي يتم فحص اسنانها من العينة التي اخذناها من فم الضحية |
| Fakat, raporunuza göre fail saldırı sırasında kurbanın ağzına doğru atakta bulunuyor. | Open Subtitles | لكن... يبدو أن المهاجم ضغط بقوة على فم الضحية أثناء الهجوم |
| Kurbanın ağzının içindeydi. | Open Subtitles | كان موجودا داخل فم الضحية |
| Kurbanın ağzında DNA örneği bırakmışsın. | Open Subtitles | (DNA)لقد تركت حمض الـ الخاص بك على فم الضحية |
| Tamam, kurbanın ağzından çıkardığınız bu şey deniz aygırı dişinden yapılmış, el işçiliği | Open Subtitles | ،حسناً إذاً فإن الشيء الذي سحبته من فم الضحية عبارة عن منحوت من عاج *الألفظ حيوان بحري* |
| Uzman olarak görüşünüz Erich Blunt'ın, ölüm gerçekleşmeden 15 dakika önce kurbanın ağzına boşalmış olması mıdır? | Open Subtitles | فمن رأي الخبراء أن (إيريك بلانت) قذف في فم الضحية قبل 15 دقيقة من وفاتها؟ |
| Kurbanın ağzının etrafında izler bulduk. | Open Subtitles | وجدنا آثار منه حول فم الضحية |