| Yeni kuralları biliyorsun. Forthaven'ın içinde silah yasak. | Open Subtitles | حسنا, أنت على دراية بالقوانين الجديدة, الأسلحة ممنوعة داخل (فورت هايفن) نفسها |
| Ben Carpathia, Forthaven'dan Başkan Richard Tate. | Open Subtitles | هنا الرئيس (ريتشارد تيت) من (فورت هايفن), (كاربيثيا) |
| Tabii yeni yuvan için Forthaven'ı erzak stoku olarak kullanacağını saymazsak. | Open Subtitles | بإستثناء ذلك الجزء من خطتك الذي ستسخدم فيه (فورت هايفن) كقاعدة تموين -لموطنك الجديد |
| 6. seferber biriminden Forthaven'a. | Open Subtitles | من (إكس بي) الوحدة السابعة إلى (فورت هايفن) |
| Ama bana bilgilerin Forthaven'ın geleceği için önemli olduğunu belirtti. | Open Subtitles | و لكنه قال أن المعلومات كانت جوهرية بالنسبة لمستقبل (فورت هايفن) |
| Forthaven'ın geleceğine çok önemli bir etkisi olabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنه قد يكون لها فعلاً تأثير ذو أهمية لمستقبل (فورت هايفن) |
| Forthaven'ı kilit altına alıyoruz. | Open Subtitles | سنطلب من سكان (فورت هايفن) ملازمة بيوتهم |
| Ve sağ olsunlar Forthaven'da dolanan söylentileri doğruladılar. | Open Subtitles | و كانوا لطيفين بما يكفي ليؤكدوا الشائعات (التي تحوم حول (فورت هايفن |
| Eğer yakında Elijah'ı bulamazsak, burada bir şeyler yapıyor gibi görünmezsek Forthaven'ın güvenini sonsuza kadar kaybettik demektir. | Open Subtitles | إن لم نجد (إيلآيجا) قريباً, إن ,لم يُلحَظ أننا أنجزنا شيئاً ما فحينها سنخسر ثقة فورت هايفن) نهائياً) |
| Forthaven'ın güvenliği her şeyden önemli olmalı. | Open Subtitles | يجب أن يكون أمن فورت هايفن) فوق كل إعتبار) |
| Forthaven'daki her şeyin ilgi alanıma girdiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | يروق لي أن أفكر بأن كل شيء في (فورت هايفن) يتعلق بي |
| Seferberlerin liderini öldürüp Forthaven'a bitirici darbeyi vuracaklar. | Open Subtitles | سيتخلصوا من قائد الـ(إكس بي) و يوجهوا ضربة قاتلة لـ(فورت هايفن) |
| Forthaven'a karşı tehdit var ve Rudi bu konuyu bizden daha fazla bilen tek kişi. | Open Subtitles | -هناك تهديد ضد (فورت هايفن ) و (رودي) هو الشخص الوحيد الذي يعرف ذلك أكثر منا |
| Bu sırada kadın bütün Forthaven'da kan kaybederek kaybolur ve kesinlikle seninle alakası yok. | Open Subtitles | و أثناء ذلك, إختفت الفتاة, و غطت دماؤها كل أنحاء (فورت هايفن) و كأنه ليس لك علاقة بذلك تماماً |
| Forthaven'a o küçük kozanıza geri dönün. | Open Subtitles | إرجع إلى (فورت هايفن), إلى مهدك الصغير |
| Demek ki Forthaven'da başıboş dolaşıyor. | Open Subtitles | ,إذا فهو هناك (طليق في (فورت هايفن |
| Ama sen, ben, Forthaven... Bizi küçük görüyorlar. | Open Subtitles | ...(لكن بالنسبة أنت, أنا, (فورت هايفن فهم يكرهوننا |
| Görünüşe göre onlardan biri dün Forthaven'daymış. | Open Subtitles | لقد شُوهد أحدهم في فورت هايفن) أمس) |
| Forthaven'ı severim. | Open Subtitles | أحب (فورت هايفن) |
| Forthaven nerede? | Open Subtitles | أين هي (فورت هايفن)؟ |