| Dünyanın her yerinden mali bilgilere anında erişim sağlayan 24,000 dolarlık bir sistem. | Open Subtitles | هذا نظام بقيمة 2,400 دولار يعطني وصولاً فورياً لجميع المعلومات الأقتصادية في العالم |
| Elektrik gücü artık mesajları A'dan B'ye neredeyse anında göndermek için kullanılabilecekti. | Open Subtitles | يمكن استخدام قدرة الكهرباء لإرسال الرسائل من مكان لآخر بالكاد فورياً |
| anında erkek arkadaş olarak ödüllendirilirsin. | Open Subtitles | ذلك يمنحك رتبة الصديق الحميم فورياً |
| Aslında, programda, acilen aydınlatılmasını istediğiniz bir şey olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | حسناً يا سيدى فى الواقع, يوجد شىء بالجدول أعتقد أنك ستريد تصريحاً فورياً له |
| Buraya ışınlandın. Aslında seni ben ışınladım. | Open Subtitles | لقد تنقلت فورياً إلى هنا في الواقع أنا من فعل هذا. |
| - Onu günlerdir görmedik. - Derhal bir rapor istiyorum. | Open Subtitles | ـ لم نراه منذ عدة أيام ـ أريد تقريرا فورياً |
| Oraya ışınlanacağım. | Open Subtitles | سأنتقل فورياً |
| Biliyorum, ama hala zamanda yolculuk yapabilir ışınlanabilir ve yine de hâlâ çok güçlü. | Open Subtitles | أعرف، لكن مازال يمكنه السفر عبر الزمن يمكنه الانتقال فورياً و مازال قوياً للغاية |
| Bu da çarpma anında ölmediğini doğruluyor. | Open Subtitles | هذا يعزز أن الموت لم يكن فورياً |
| anında oldu diyorsunuz yani. | Open Subtitles | لقد كان فورياً أهذا ما تقوليه ؟ |
| Çeviri aletimiz anında tüm dillerden tüm dillere... çeviri yapabiliyor. | Open Subtitles | جهاز الترجمة متعدد اللغات سيقوم بترجمة أي لغة فورياً... |
| Ölüm, anında gerçekleşmiş olmalı. | Open Subtitles | لابد أن الموت كان فورياً |
| anında ölmüş. | Open Subtitles | الموت كان فورياً |
| Hemen her şeye anında yapışıyor. | Open Subtitles | إنه يتماسك فورياً مع أي شيء |
| anında ölmüş olmalı. | Open Subtitles | الموت كان فورياً |
| Ona büyük oğlunun bir sağlık problemi yaşadığını ve acilen eve dönmesi gerektiğini söylediler. | Open Subtitles | أخبروه بأن أبنه الشاب لديه مشكلة صحية, و الذي يستدعي إهتماماً فورياً لعودته للوطن |
| Son talebimizle ilgili acilen cevap almamiz gerekiyor. | Open Subtitles | أريد قراراً فورياً بخصوص طلبنا الأخير |
| Kendimi geleceğe ışınladım! | Open Subtitles | لقد نقلت نفسي فورياً إلى المستقبل |
| - Kendimi ışınladım! | Open Subtitles | -لقد إنتقلت فورياً ! |
| Oraya ışınlanacağım. | Open Subtitles | سأنتقل فورياً |
| Çocuk istediği yere ışınlanabilir ama biz onu tavan arasında buluyoruz. | Open Subtitles | ذلك الفتى بوسعه التنقل فورياً لأي مكان يريده وقد وجدناه بختبئ في علية غُرفته؟ |