"فوق بعضها البعض" - Translation from Arabic to Turkish

    • üste
        
    Öğütücüden çıkar çıkmaz, küçük bir tepsi alırsınız ve sadece küçük parçalar halinde çıkarır, üst üste koyar ve dilimlersiniz. TED انه يخرج من المفرمه , ولديك صينية صغيرة وتخرجه بتمريرات قصيرة ترصها فوق بعضها البعض عموديا
    Onun yerine, kolonu alıp katmanlı bir model olarak inşa etmeye karar verdik, ince ince üst üste yığılmış dilimlerden yapıldı. TED بدلاً من ذلك، قررنا أن نأخذ العمود، وقررنا بناءه كنموذج بطبقات، مصنوعة من شرائح كثيرة جداً، رقيقة ومكدسة فوق بعضها البعض.
    Yardım eli uzatmaya karar verdim, ve kutuları üst üste koyarak düzenli bir küme haline getirdim. TED لذلك قررت أن أعطيه بعض الدعم وأوجدت شيءً من النظام بأن وضعت المربعات بشكل منظم فوق بعضها البعض
    Yapmak istediği tek şeyin Siftable'ları üst üste dizmek olduğunu anlıyoruz. TED تبين إن كل ما يريد عمله هو تكديس السفتبلس فوق بعضها البعض.
    Bir insanın göğsüne kadar çıkabilecek yükseklikte ...üst üste konmuş cesetlerle. Open Subtitles مكوّم فوق بعضها البعض لارتفاع صدر رجل جثث شبّان يافعين
    Şimdi burada her iki görüntünün üst üste yerleşimi var. Open Subtitles باستثناء بقعة واحدة الآن هنا تراكب كل الصور فوق بعضها البعض
    Çünkü demokrasinin sadece seçenekleri üst üste sıralamak olmadığına, ama konunun kamuoyunda sağlıklı ve düzgün bir şekilde tartışılmasının kesinlikle ve kesinlikle demokrasinin temel değerlerinden birisi olması gerektiğine inanıyoruz TED لأننا نعتقد أن الديمقراطية ليست مجرد تكديس للامتيازات فوق بعضها البعض وإنما يجب أن يكون الحوار الصحي والسليم مرة أخرى أحد القيم الأساسية لها
    Kahretsin! Üst üste koy! Open Subtitles اللعنة، هيا لنضعها فوق بعضها البعض
    3 milyon insan üst üste. Open Subtitles بصمات 3 ملايين شخص فوق بعضها البعض
    Kahretsin! Üst üste koy! Open Subtitles اللعنة، هيا لنضعها فوق بعضها البعض
    Kahretsin! Üst üste koy! Open Subtitles اللعنة، هيا لنضعها فوق بعضها البعض
    Görüntüleri duvara yansıtsaydık üst üste. Open Subtitles ويمكننا اظهاره على الجدار... فوق بعضها البعض
    Sonrasında yaptığımız şey hücreleri ve kolajeni alıp şekil tabakalarına yaymak oluyor, ve ardından bu ince tabakaları yufka hamuru gibi üst üste dizip, daha kalın katmanlar üretiyoruz, ve bunların olgunlaşmasını bekliyoruz. TED بعدها نقوم بأخذ الخلايا والكولاجين الخاص بهم وننشرهم ليشكلوا شكل ورقي و من ثم نقوم بوضع هذه الأوراق الرقيقة فوق بعضها البعض على شكل طبقات مثل المعجنات (الباسطة)، لتشكل أوراق أكثر سمكاً و التي نتركها فيما بعد لتنضج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more