| Efendim ve ben Kutsal Topraklar'da beş yıl boyunca savaştık. | Open Subtitles | . سيدى و أنا حاربنا خمس سنوات فى الأرض المقدسة |
| Kaç tane adam öldürdün acaba Kutsal Topraklar'da? | Open Subtitles | . كم من الرجال قتلت فى الأرض المقدسة ، أنا أتسائل |
| - Savaştayız. - Evet, Kutsal Topraklar'da. | Open Subtitles | . نحن في حالة حرب . نعم ، ذلك فى الأرض المقدسة |
| Yeni bir Dünya. Orayı evi olarak görmeyen insan bu kutsal topraklarda, şehrin sahibi olur. | Open Subtitles | رجل كان فى فرنسا بلا مأوى هو الاّن فى الأرض المقدسة سيد المدينة |
| Para kazanmak için geldiler. Dünya'daki bir şeyi kullanmak için geldiler. | Open Subtitles | إنهم يسعون وراء المال هناك شئ يريدون استخدامه فى الأرض |
| Adın Dünya'da yüce olarak anılsın, tıpkı güneşin göklerde yüce olması gibi. | Open Subtitles | - ربما يمجد إسمك فى الأرض مثلما تمجد الشمس في السماوات |
| Türklerin İncili, Kutsal Topraklar'da okudu. | Open Subtitles | . هذا الكتاب المقدس فى تركيا , هو قرأة فى الأرض المقدسة |
| Kral, Kutsal Topraklar'da cebelleşiyor ve siz onu hayal kırıklığına uğratıyorsunuz... | Open Subtitles | ...... أذن الملك يجوع فى الأرض المقدسة و أنتى خذلتية , ولكن |
| Kutsal Topraklar'da barış olsun istiyorsan Şerif ve Prens John konuşulacak en son adamlar. | Open Subtitles | إن أردت السلام فعلاً فى الأرض المقدسة فالأمير (جون) و عمدة البلده هما آخر من عليك التحدث إليهما |
| "Dinsizler inanacak, Dünya inanacak. | Open Subtitles | "سأكون مجيدا وسط الوثنيين سأكون مجيدا فى الأرض رب الجيوش معنا" |
| Dünya'da ve Göklerde ondan büyüğü yoktur.' | Open Subtitles | لا يوجد أعظم منه فى الأرض أو فى السماء |
| Ya aynı etkiyi Dünya'da da gösterirse? | Open Subtitles | ماذا لو كان لها التأثير ذاته فى الأرض |
| Tahminimce zaman P3W-451'de Dünya'ya göre daha yavaş geçtiği için, geçidin daha önce tasarlanmadığı bir paradoksu yaşıyor olabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أن الوقت يمر فى القطاع بى 3 -451 أبطأ بكثير عن مثيلة فى الأرض إننا نشهد مفارقات لم تصمم لها بوابة النجوم أبداً |
| Enerji santrallerimizi beslemek için Dünya'dan çıkardığımız Uranyum gibi karmaşık, ağır elementlerin Güneş'te dövülmüş olmasına imkân yok. | Open Subtitles | بعناصر ثقيلة للغاية ومعقدة مثل اليورانيوم الذى نُنَجِّم عنه فى الأرض كوقود تشغيل لمحطات الطاقة النووية لم يكن لِـيُـنتَـج في الشمس أبداً |
| Dünya'ya gittim. | Open Subtitles | لقد كنت فى الأرض |